Theo Todman's Web Page - Notes Pages


Animadversions

Languages: Dialogue (Turkish)

(Text as at 01/07/2024 21:44:38)

Non-Note ReferencesNote CitationsNon-Note Citations


Wikipedia: Turkish Language ←→ Wikipedia: Turkish alphabet

Lesson Jump Table

12345678910
11121314151617181920
21222324252627282930
31323334353637383940
41424344454647484950

Turkish - Lesson: 1

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
111AGood Afternoon!Tünaydın!
↑↑↑12BGood Afternoon!Tünaydın!
↑↑↑13AHow are you?Nasılsınız?
↑↑↑14BI'm fineİyiyim.
↑↑↑15BAnd you?Siz?
↑↑↑16AI am fine.Ben de iyiyim.
↑↑↑17AThank you.Teşekkür ederim.
↑↑↑18AGood bye!Hoşçakalın!
↑↑↑19BSee you later!Görüşürüz!
↑↑↑110AGood luck!İyi şanslar!
↑↑↑21AExcuse me!Afedersiniz!
↑↑↑22AWhat's your name?Adınız nedir?
↑↑↑23BMy Name is Tom.Adım Tom.
↑↑↑24BWhat is your name?Sizin adınız nedir?
↑↑↑25AMy Name is Mary.Adım Mary.
↑↑↑26AHow old are you?Kaç yaşındasınız?
↑↑↑27BI am 25 years old.25 yaşındayım.
↑↑↑28BHow old are you?Siz kaç yaşındasınız?
↑↑↑29AI am 40 years old.40 yaşındayım.
↑↑↑210ANice to meet you.Tanıştığımıza memnun oldum.
↑↑↑211BNice to meet you, too.Ben de memnun oldum.
↑↑↑31AHello!Merhaba!
↑↑↑32BHello!Merhaba!
↑↑↑33AExcuse me! Are you Tom?Afedersiniz! Tom siz misiniz?
↑↑↑34BYes, my name is Tom.Evet benim.
↑↑↑35AMy name is Kim.Benim adım Kim.
↑↑↑36AAre you from the UK?İngiliz misiniz?
↑↑↑37BNo, I'm from GermanyHayır, Almanım.
↑↑↑38BWhere are you from?Nerelisiniz?
↑↑↑39AI am from South Korea.Güney Koreliyim.
↑↑↑41AExcuse me!Afedersiniz!
↑↑↑42ADo you know that girl's name?O kızın adını biliyor musunuz?
↑↑↑43BYes, I do.Evet, biliyorum.
↑↑↑44BHer name is Rose.Onun adı Rose.
↑↑↑45ACan she speak English?İngilizce biliyor mu?
↑↑↑46BI don't know. I'm sorry.Bilmiyorum. Özür dilerim.
↑↑↑47ANo problem.Sorun değil.
↑↑↑48AThank you very much!Çok teşekkür ederim!
↑↑↑49BYou're welcome!Rica ederim!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 2

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
211AWhat's this?Bu nedir?
↑↑↑12BThis is a Chinese book.Bu bir Çince kitap.
↑↑↑13AWhat about this?Peki, ya bu?
↑↑↑14BThis is an English newspaper.Bu bir İngilizce gazete.
↑↑↑21AWhat are you doing?Ne yapıyorsunuz?
↑↑↑22BI'm learning English.İngilizce öğreniyorum.
↑↑↑23AWhat is the girl doing?Kız ne yapıyor?
↑↑↑24BShe is reading a book.Kitap okuyor.
↑↑↑25AWhat is the boy doing?Oğlan ne yapıyor?
↑↑↑26BHe is eating Japanese food.Japon yemeği yiyor.
↑↑↑31AWould you like some coffee?Kahve ister misiniz?
↑↑↑32BI am sorry. I don't understand what you just said.Özür dilerim. Az önce ne söylediğinizi anlamadım.
↑↑↑33BCan you please say it again?Bir daha söyler misiniz lütfen?
↑↑↑34ASure. Would you like some coffee?Elbette. Kahve ister misiniz?
↑↑↑35BNo, thank you.Hayır, teşekkür ederim.
↑↑↑36AWould you like some water?Su ister misiniz?
↑↑↑37BYes. Thank you!Evet. Teşekkür ederim!
↑↑↑41AWhat are you reading?Ne okuyorsunuz?
↑↑↑42BI'm reading a German book.Almanca bir kitap okuyorum.
↑↑↑43AWhat is the girl watching?Kız ne izliyor?
↑↑↑44BShe is watching a movie.Film seyrediyor.
↑↑↑45AWhat is the boy eating?Oğlan ne yiyor?
↑↑↑46BHe is eating bread.Ekmek yiyor.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 3

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
311AWhat are you reading?Ne okuyorsunuz?
↑↑↑12BI'm reading a book.Kitap okuyorum.
↑↑↑13AHow much does this book cost?Bu kitabın fiyatı nedir?
↑↑↑14BIt costs ten dollars.Bu kitabın fiyatı 10 dolardır.
↑↑↑15AHow many books do you have?Kaç adet kitabınız var?
↑↑↑16BI have three books.Üç adet kitabım var.
↑↑↑21AWhat are you buying?Ne satın alıyorsunuz?
↑↑↑22BI'm buying a cup of hot coffee.Bir fincan sıcak kahve alıyorum.
↑↑↑23AHow much does a cup of coffee cost?Bir fincan kahvenin fiyatı nedir?
↑↑↑24BA cup of coffee costs three dollars.Bir fincan kahvenin fiyatı 3 dolardır.
↑↑↑25BWhat are you buying?Ne satın alıyorsunuz?
↑↑↑26AI'm buying an iced coffee.Buzlu kahve alıyorum.
↑↑↑31AHow many people are there in your family?Ailenizde kaç kişi var?
↑↑↑32BThere are five people in my family.Ailemde beş kişi var.
↑↑↑33BWhat about you?Peki, ya sizin ?
↑↑↑34AWe are a family of three.Biz üç kişilik bir aileyiz.
↑↑↑35BWho are they?Kim onlar?
↑↑↑36AThey are my father, my mother, and me.Babam, annem ve ben.
↑↑↑41AHow many siblings do you have?Kaç kardeşsiniz?
↑↑↑42BI have one older brother.Bir abim var.
↑↑↑43AWhat is his name?Adı nedir?
↑↑↑44BHis name is Tom.Adı Tom.
↑↑↑45AHow old is he?Kaç yaşında?
↑↑↑46BHe is 35 years old.Otuz beş yaşında.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 4

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
411AHow old are you?Kaç yaşındasınız?
↑↑↑12BI am 30 years old.30 yaşındayım.
↑↑↑13ADo you have any siblings?Kaç kardeşiniz var?
↑↑↑14BYes, I have a brother.Bir erkek kardeşim var.
↑↑↑15AHow old is he?Kaç yaşında?
↑↑↑16BHe is 25 years old.25 yaşında.
↑↑↑21AWhere do you live?Nerede oturuyorsunuz?
↑↑↑22BI live in building 5.5 numaralı binada oturuyorum.
↑↑↑23AOn which floor?Kaçıncı katta?
↑↑↑24BI live on the 12th floor.12. katta oturuyorum.
↑↑↑25BMy older sister also lives in that building.Ablam da aynı binada oturuyor.
↑↑↑26BShe lives on the 3rd floor.O 3. katta oturuyor.
↑↑↑31AHow much does that girl weigh?O kız kaç kilodur?
↑↑↑32BThat girl weighs 35 kg.O kız 35 kilo geliyor.
↑↑↑33AWhat about that boy?Peki, ya şu çocuk?
↑↑↑34BThat boy weighs 50 kg.Şu çocuk 50 kilo geliyor.
↑↑↑35AHow tall is he?Boyu kaç?
↑↑↑36BHe is 165 cm tall.Boyu 165 santimetre.
↑↑↑41AI come from Japan.Ben Japonya'dan geldim.
↑↑↑42AWhere do you come from?Siz nereden geldiniz?
↑↑↑43BI come from Germany.Ben Almanya'dan geldim.
↑↑↑44AHow many people live in Germany?Almanya'da kaç kişi yaşıyor?
↑↑↑45BAbout 80 million people.Yaklaşık 80 milyon kişi.
↑↑↑46BWhat about your country?Peki, ya sizin ülkenizde?
↑↑↑47AAbout 130 million people.Yaklaşık 130 milyon kişi.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 5

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
511AWhat are you doing?Kaç yaşındasınız?
↑↑↑12BI'm listening to a Chinese song.30 yaşındayım.
↑↑↑13AYou like Chinese songs, don't you?Kaç kardeşiniz var?
↑↑↑14BYes, I like Chinese songs very much.Bir erkek kardeşim var.
↑↑↑15AMe too.Kaç yaşında?
↑↑↑21AWhat do you like to do?Nerede oturuyorsunuz?
↑↑↑22BI like to sing.5 numaralı binada oturuyorum.
↑↑↑23AWhat kind of songs do you like to sing?Kaçıncı katta?
↑↑↑24BI like to sing Chinese songs and Japanese songs.12. katta oturuyorum.
↑↑↑25BHow about you?Ablam da aynı binada oturuyor.
↑↑↑26AI like to listen to music.O 3. katta oturuyor.
↑↑↑31AWhat is your favorite sport?O kız kaç kilodur?
↑↑↑32BI like to play basketball.O kız 35 kilo geliyor.
↑↑↑33BWhat sports do you like?Peki, ya şu çocuk?
↑↑↑34AI like swimming.Şu çocuk 50 kilo geliyor.
↑↑↑41AWhat is your favorite sport?Ben Japonya'dan geldim.
↑↑↑42BI like to play soccer.Siz nereden geldiniz?
↑↑↑43AWhom do you play soccer with?Ben Almanya'dan geldim.
↑↑↑44BI play soccer with my classmates.Almanya'da kaç kişi yaşıyor?
↑↑↑45BDo you play soccer?Yaklaşık 80 milyon kişi.
↑↑↑46AI don't play soccer, but I play basketball.Peki, ya sizin ülkenizde?
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 6

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
611AWhat do you have for breakfast?Kahvaltıda ne yersiniz?
↑↑↑12BI have bread for breakfast.Kahvaltıda ekmek yerim.
↑↑↑13BHow about you?Peki, ya siz?
↑↑↑14AI have sausage and fried eggs for breakfast.Ben kahvaltıda sosis ve sahanda yumurta yerim.
↑↑↑15AWhat do you have for lunch?Öğle yemeğinde ne yersiniz?
↑↑↑16BI have fried rice for lunch.Öğle yemeğinde kızarmış pilav yerim.
↑↑↑17AWho do you have lunch with?Öğle yemeğini kiminle yersiniz?
↑↑↑18BI have lunch with friends.Öğle yemeğini arkadaşlarla yerim.
↑↑↑21AWhat breakfast dishes do you have today?Bugün kahvaltıda neler var?
↑↑↑22BWe have fried rice with chicken and fried rice with pork.Tavuklu kızarmış pilav ve domuz etli kızarmış pilav var.
↑↑↑23AI don't eat meat.Ben et yemiyorum.
↑↑↑24BDo you eat seafood?Deniz ürünleri yiyor musunuz?
↑↑↑25AI am allergic to seafood.Deniz ürünlerine alerjim var.
↑↑↑26ADo you have bread or fried egg?Ekmek veya sahanda yumurta var mı?
↑↑↑27BYes, we do.Evet, var.
↑↑↑31ADo you like the food?Yemeği beğendiniz mi?
↑↑↑32BYes, I like it very much.Evet, çok beğendim.
↑↑↑33AI added a lot of chilies.Bolca acı biber ilave ettim.
↑↑↑34AIt is not too spicy, is it?Çok baharatlı değil, değil mi?
↑↑↑35BNo, it is just right.Hayır, tam kıvamında.
↑↑↑36AThank you!Teşekkür ederim!
↑↑↑41AExcuse me!Afedersiniz!
↑↑↑42ACan I have some salt, please?Biraz tuz alabilir miyim lütfen?
↑↑↑43BYes, here it is.Tabii, buyrun.
↑↑↑44BIs there any problem with the food?Yemekte bir sorun mu var?
↑↑↑45AI don’t think it is salty enough.Bence yeterince tuzu yok.
↑↑↑46AI want to add some salt to my food.Yemeğime biraz tuz eklemek istiyorum.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 7

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
711AWhat are you eating?Ne yiyorsunuz?
↑↑↑12BI'm eating soup.Çorba içiyorum.
↑↑↑13AWhat is in the soup?Çorbanın içinde ne var?
↑↑↑14BThere is chicken and carrots in the soup.Çorbanın içinde tavuk ve havuç var.
↑↑↑15AThat sounds very healthy.Çok sağlıklı görünüyor.
↑↑↑21AThis is our first time in this restaurant.Bu restorana ilk kez geliyoruz.
↑↑↑22AWhat do you recommend?Ne tavsiye edersiniz?
↑↑↑23BI recommend the tomato soup.Domates çorbasını tavsiye ederim.
↑↑↑24AWhat is in the soup?Çorbanın içinde ne var?
↑↑↑25BThere is tomato, garlic, chili, and coriander in the soup.Domates, sarımsak, acı biber ve kişniş var.
↑↑↑26ASorry, I cannot eat garlic.Üzgünüm, sarımsak yiyemem.
↑↑↑27ACan I order the soup without garlic?Sarımsaksız çorba siparişi verebilir miyim?
↑↑↑28BSure, you can.Elbette, verebilirsiniz.
↑↑↑29AThank you!Teşekkür ederim!
↑↑↑31AHi, I'd like to buy some fruit, please.Merhaba, biraz meyve almak istiyorum.
↑↑↑32BSure, what fruits do you want?Elbette, hangi meyvelerden istersiniz?
↑↑↑33AI want some pears.Biraz armut istiyorum.
↑↑↑34BHow many pears do you want?Kaç adet armut istiyorsunuz?
↑↑↑35AFour pears. How much do they weigh?4 adet armut. Kaç kilo gelir?
↑↑↑36BFour pears weigh a kilogram.4 adet armut bir kilo gelir.
↑↑↑37AOk. How much does it cost?Tamam. Ne kadar?
↑↑↑38BIt costs 10 dollars.10 dolar.
↑↑↑41AWhat is your favorite fruit?En çok sevdiğiniz meyve hangisidir?
↑↑↑42BMy favorite fruit is peaches.En sevdiğim meyve şeftalidir.
↑↑↑43BHow about you?Peki, ya sizin?
↑↑↑44AI like strawberries.Ben çilek severim.
↑↑↑45ABecause fresh strawberries are very delicious.Çünkü taze çilek çok lezzetlidir.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 8

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
811AWhat would you like to drink?Ne içmek istersiniz?
↑↑↑12BI would like to drink an apple juice.Elma suyu içmek istiyorum.
↑↑↑13AWe have three sizes: small, medium and large.Bizde üç boy var; küçük, orta ve büyük.
↑↑↑14AWhich size do you prefer?Hangi boyu tercih edersiniz?
↑↑↑15BI prefer a small glass of an apple juice.Küçük bir bardak elma suyu tercih ediyorum.
↑↑↑16APlease wait a minute.Bir saniye lütfen.
↑↑↑21AWhat would you like to drink?Ne içmek istersiniz?
↑↑↑22BA cup of hot coffee, please.Bir fincan sıcak kahve lütfen.
↑↑↑23AWhich size?Hangi boy?
↑↑↑24BLarge size, please.Büyük boy lütfen.
↑↑↑25BHow much does it cost?Ne kadar?
↑↑↑26AIt costs two dollars.İki dolar.
↑↑↑27AHere it is.Buyrun.
↑↑↑28BThank you very much!Çok teşekkür ederim!
↑↑↑31ADo you drink alcohol?Alkollü içecek içer misiniz?
↑↑↑32BNo, I don't drink alcohol.Hayır, alkollü içecek içmem.
↑↑↑33BI am allergic to alcohol.Alkole alerjim var.
↑↑↑34BHow about you?Peki ya siz?
↑↑↑35AI drink wine.Ben şarap içerim.
↑↑↑36BBoth white wine and red wine?Hem beyaz hem kırmızı şarap mı?
↑↑↑37ANo, I drink white wine but not red wine.Hayır, kırmızı değil beyaz şarap içerim.
↑↑↑41AWhich kind of tea would you like to drink?Ne çeşit bir çay içmek istersiniz?
↑↑↑42BI would like to drink a green tea.Yeşil çay içmek istiyorum.
↑↑↑43AHot or cold?Sıcak veya soğuk?
↑↑↑44BHot green tea, please.Sıcak yeşil çay lütfen.
↑↑↑45ADo you want a small, medium, or large cup?Hangi boy fincanla istersiniz; küçük, orta veya büyük?
↑↑↑46BMedium size, please.Orta boy, lütfen.
↑↑↑47AHow sweet do you want it?Ne kadar şeker istersiniz?
↑↑↑48BNot sweet. Please do not add sugar.Şekerli olmasın. Şeker eklemeyin, lütfen.
↑↑↑49APlease wait a moment.Biraz bekleyin lütfen.
↑↑↑410BThank you!Teşekkür ederim!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 9

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
911AWelcome to our restaurant.Restoranımıza hoşgeldiniz.
↑↑↑12APlease have a seat first.Lütfen önce oturun.
↑↑↑13AWhat would you like to order?Ne sipariş etmek istersiniz?
↑↑↑14BI don't know yet.Henüz bilmiyorum.
↑↑↑15BCan I have a menu in English, please?İngilizce menü alabilir miyim?
↑↑↑16ASure. Please wait a moment.Elbette. Lütfen biraz bekleyin.
↑↑↑21AAre you hungry?Acıktınız mı?
↑↑↑22BYes, I am very hungry.Evet, çok acıktım.
↑↑↑23AWhat do you want to eat?Ne yemek istiyorsunuz?
↑↑↑24BI want to eat a lot but I can't.Çok şey yemek istiyorum ama yiyemem.
↑↑↑25BI am on a diet.Diyet yapıyorum.
↑↑↑26BHow about you? What do you want to eat?Peki ya siz? Siz ne yemek istiyorsunuz?
↑↑↑27AI want to eat vegetarian food.Ben vejetaryen yemek istiyorum.
↑↑↑28BOk, let's go!Tamam, hadi gidelim!
↑↑↑31AIs the fried rice delicious?Kızarmış pilav lezzetli mi?
↑↑↑32BYes, it is really delicious.Evet, çok lezzetli.
↑↑↑33AWould you like a dessert?Tatlı ister misiniz?
↑↑↑34BYes, do you have cake?Evet, pasta var mı?
↑↑↑35AYes, we have an orange cake.Evet, portakallı pastamız var.
↑↑↑36BDo you have any ice cream?Dondurmanız var mı?
↑↑↑37AI'm sorry, we don't have any ice cream.Üzgünüm, dondurmamız yok.
↑↑↑38BSo, I would like to have one piece of orange cake, please.Öyleyse, bir dilim portakallı pasta istiyorum lütfen.
↑↑↑41AExcuse me! We would like to pay.Afedersiniz! Hesabı ödemek istiyoruz.
↑↑↑42BYes, please wait a moment.Tabii, biraz bekleyin lütfen.
↑↑↑43BHere is the bill.Buyrun, hesap.
↑↑↑44ACan we pay with a credit card?Kredi kartıyla ödeyebilir miyiz?
↑↑↑45BI am sorry. We only accept cash.Üzgünüm, sadece nakit kabul ediyoruz.
↑↑↑46AAll right. Can I have the receipt, please?Pekala. Fiş alabilir miyim lütfen?
↑↑↑47BSure. Please wait a moment!Elbette. Biraz bekleyin lütfen!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 10

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
1011AWhat are you looking for?Ne arıyorsunuz?
↑↑↑12BI am looking for a dictionary.Sözlük arıyorum.
↑↑↑13AWhich dictionary?Hangi sözlüğü?
↑↑↑14BAn English dictionary.İngilizce sözlük.
↑↑↑15AThe English dictionary is on that table.İngilizce sözlük şu masanın üzerinde.
↑↑↑16BI see it. Thank you!Gördüm. Teşekkür ederim!
↑↑↑21AWhat are you doing?Ne yapıyorsunuz?
↑↑↑22BI am looking for my book.Kitabımı arıyorum.
↑↑↑23BDo you see my book?Kitabımı görüyor musunuz?
↑↑↑24AIt is between the newspaper and the magazine.Gazete ile derginin arasında.
↑↑↑25BThank you!Teşekkür ederim!
↑↑↑31AWhere are you?Neredesiniz?
↑↑↑32BI am in the canteen.Kantindeyim.
↑↑↑33AWhere is the canteen?Kantin nerede?
↑↑↑34BThe canteen is in the school.Kantin okulda.
↑↑↑35BWhere are you?Siz neredesiniz?
↑↑↑36AI am at the book store.Kitapçıdayım.
↑↑↑41AExcuse me.Afedersiniz.
↑↑↑42AWhere is the school?Okul nerede?
↑↑↑43BThe school is opposite to the park.Okul parkın karşısında.
↑↑↑44AIs the school far from here?Okul buraya uzak mı?
↑↑↑45BNo, it is not far.Hayır, uzak değil.
↑↑↑46BIt is about 500 meters on foot from here.Buradan yaklaşık 500 metre yürüme mesafesinde.
↑↑↑47AThank you.Teşekkür ederim!
↑↑↑48BYou're welcome!Rica ederim!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 11

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
1111AWhere are you going?Nereye gidiyorsunuz?
↑↑↑12BI'm going to the restaurant.Lokantaya gidiyorum.
↑↑↑13BI'm hungry.Acıktım.
↑↑↑14BHave you eaten already?Siz yemek yediniz mi?
↑↑↑15ANot yet.Henüz yemedim.
↑↑↑16BDo you want to go to eat together?Beraber yemeğe gitmek ister misiniz?
↑↑↑17AYes.Evet.
↑↑↑21AWhere are you going?Nereye gidiyorsunuz?
↑↑↑22BI'm going to the library.Kütüphaneye gidiyorum.
↑↑↑23BI'm going to read books in the library.Kütüphanede kitap okuyacağım.
↑↑↑24BWhat about you?Peki ya siz?
↑↑↑25AI'm going to buy bread at the market.Marketten ekmek almaya gidiyorum.
↑↑↑26ADo you want anything?İstediğiniz bir şey var mı?
↑↑↑27BNo, thank you!Hayır, teşekkür ederim!
↑↑↑31AWhere are you?Neredesiniz?
↑↑↑32BI am in the coffee shop.Kafedeyim.
↑↑↑33AWhere is the coffee shop?Kafe nerede?
↑↑↑34BThe coffee shop is in front of the market.Kafe, marketin önünde.
↑↑↑35AI don't understand.Anlamadım.
↑↑↑36ACan you please say it again?Bir daha söyler misiniz?
↑↑↑37BThe coffee shop is in front of the market.Kafe marketin önünde.
↑↑↑38AOk, I see.Tamam, anladım.
↑↑↑39ASee you there!Orada görüşürüz!
↑↑↑41AWhere is your house?Eviniz nerede?
↑↑↑42BMy house is west of the market.Evim marketin batısında.
↑↑↑43AHow far is it from the market?Markete ne kadar uzaklıkta?
↑↑↑44BIt is about 1 kilometer from the market.Markete yaklaşık 1 kilometre uzaklıkta.
↑↑↑45AIs it near the park?Parka yakın mı?
↑↑↑46BYes, my house is very near to the park.Evet, evim parka çok yakın.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 12

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
1211AHow do you go to school?Okula nasıl gidiyorsunuz?
↑↑↑12BI ride a motorcycle to school.Okula motosikletimle gidiyorum.
↑↑↑13BHow about you?Peki, ya siz?
↑↑↑14BHow do you go to school?Siz okula nasıl gidiyorsunuz?
↑↑↑15AI drive a car to school.Ben arabamla gidiyorum.
↑↑↑21AExcuse me!Afedersiniz!
↑↑↑22AWhere can I find the language school?Dil okulu nerede?
↑↑↑23BThe language school is 2 kilometers from here.Dil okulu buraya 2 kilometre uzaklıkta.
↑↑↑24BYou can take a bus.Otobüsle gidebilirsiniz.
↑↑↑25ACan you show me the way, please?Lütfen bana yolu gösterebilir misiniz?
↑↑↑26BYou walk to the bus stop over there.Oradaki otobüs durağına yürüyün.
↑↑↑27BTake the bus number 5.5 numaralı otobüse binin.
↑↑↑28BThen get off at the last bus stop.Daha sonra, son durakta inin.
↑↑↑29AThank you very much!Çok teşekkür ederim!
↑↑↑31AIs the school far from here?Okul buraya uzak mı?
↑↑↑32BIt is not far.Uzak değil.
↑↑↑33ACan I walk to school?Okula yürüyebilir miyim?
↑↑↑34BYes, you can.Evet, yürüyebilirsiniz.
↑↑↑35BFrom here, you walk straight to the bridge.Buradan köprüye düz yürüyün.
↑↑↑36BThen, cross the bridge.Daha sonra, köprüden karşıya geçin.
↑↑↑37BAnd the school is there.Okul orada.
↑↑↑38AThank you very much!Çok teşekkür ederim!
↑↑↑41AHello!Merhaba!
↑↑↑42BHello! Where do you want to go?Merhaba! Nereye gitmek istiyorsunuz?
↑↑↑43APlease take me to the language school.Beni dil okuluna götürün lütfen.
↑↑↑44BPlease get in.Binin lütfen.
↑↑↑45BCan you tell me the way, please?Bana yolu tarif eder misiniz lütfen?
↑↑↑46AYes, please turn right at the corner.Evet, köşeye gelince sağa dönün lütfen.
↑↑↑47AThen, turn left at the traffic light.Daha sonra trafik ışıklarına gelince sola dönün.
↑↑↑48APlease stop at the supermarket next to the language school.Dil okulunun yanındaki süpermarketin önünde durun lütfen.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 13

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
1311AWhat do you want to be in the future?İleride ne olmak istiyorsunuz?
↑↑↑12BI want to be a police officer like my father.Babam gibi polis memuru olmak istiyorum.
↑↑↑13BWhat about you?Peki ya siz?
↑↑↑14AI want to be a lawyer.Ben avukat olmak istiyorum.
↑↑↑21AWho is that man?O adam kim?
↑↑↑22BHe is a professor at the university.Üniversitede bir profesör.
↑↑↑23AWhat does he teach?Ne dersi veriyor?
↑↑↑24BHe teaches English language.İngilizce dersi veriyor.
↑↑↑25BMy son studies English with him.Oğlum İngilizce dersini ondan alıyor.
↑↑↑31ADo you want to watch a movie with me?Benimle beraber film izlemek ister misin?
↑↑↑32BWhen?Ne zaman?
↑↑↑33AThis evening.Bu akşam.
↑↑↑34AThe actors are very famous.Oyuncular çok ünlü.
↑↑↑35BHmm, I'm not sure.Hmm, emin değilim.
↑↑↑36AOk, no problem.Tamam, sorun değil.
↑↑↑41AWhat do you do for a living?Ne iş yapıyorsunuz?
↑↑↑42BI work for my family business.Aile şirketinde çalışıyorum.
↑↑↑43AOh, that sounds interesting.Aa, ilginç geldi.
↑↑↑44BWhat is your occupation?Sizin mesleğiniz nedir?
↑↑↑45AI work as an engineer in a small company.Küçük bir şirkette mühendis olarak çalışıyorum.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 14

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
1411AYour nephew goes to the same university as my niece.Senin yeğenin benim yeğenim ile aynı üniversiteye gidiyor.
↑↑↑12AThey are friends.Onlar arkadaş.
↑↑↑13BOh, I didn't know that.Aa, bilmiyordum.
↑↑↑14BWhat is her plan after university graduation?Üniversiteden mezun olduktan sonra ne yapmayı planlıyor?
↑↑↑15AShe wants to become a nurse.Hemşire olmayı düşünüyor.
↑↑↑16AWhat about your nephew?Peki ya senin yeğenin?
↑↑↑17BHe wants to be a policeman.Polis olmak istiyor.
↑↑↑21AHow many people are there in your family?Ailenizde kaç kişi var?
↑↑↑22BThere are two people in my family.Ailemde iki kişi var.
↑↑↑23BJust my wife and I.Sadece eşim ve ben.
↑↑↑24AWhat does your wife do?Eşiniz ne iş yapıyor?
↑↑↑25BMy wife is a kindergarten teacher.Eşim, anaokulu öğretmeni.
↑↑↑26ADoes she like her job?İşini seviyor mu?
↑↑↑27BYes, she loves children.Evet, çocukları seviyor.
↑↑↑28BAlso, she is very kind to everyone.Ayrıca, herkese karşı çok naziktir.
↑↑↑31ADo you know that teacher?O öğretmeni tanıyor musunuz?
↑↑↑32BYes, I do.Evet, tanıyorum.
↑↑↑33AWhat is his personality like?Nasıl bir kişiliğe sahip?
↑↑↑34BHe is very kind.Çok nazik biridir.
↑↑↑35BHe is also friendly to others.Ayrıca herkese yakınlık gösterir.
↑↑↑36AThank you very much!Çok teşekkür ederim!
↑↑↑41AHi, Tom.Selam, Tom.
↑↑↑42AHow are you?Nasılsın?
↑↑↑43BHi, Mary.Selam, Mary.
↑↑↑44BI'm not feeling good.Kendimi iyi hissetmiyorum.
↑↑↑45AWhy?Neden?
↑↑↑46BI feel sad because I miss my family so much.Üzgün hissediyorum çünkü ailemi çok özlüyorum.
↑↑↑47AUm. Then, let's go and eat ice cream!Hmm. O zaman, hadi dondurma yemeye gidelim!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 15

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
1511AWhat is the boy drawing?Oğlan ne çiziyor?
↑↑↑12BHe is drawing a circle.Daire çiziyor.
↑↑↑13AWhat is the girl doing?Kız ne yapıyor?
↑↑↑14BShe is drawing a rectangle.Dikdörtgen çiziyor.
↑↑↑21AThere is a swimming pool and a football field in my school.Okulumda bir yüzme havuzu ve bir futbol sahası var.
↑↑↑22BIs the swimming pool big?Yüzme havuzu büyük mü?
↑↑↑23AThe swimming pool is very big, and it is circle shaped.Yüzme havuzu çok büyük ve daire şeklinde.
↑↑↑24BWhat about the football field?Peki, ya futbol sahası?
↑↑↑25AThe football field is also big.Futbol sahası da büyük.
↑↑↑31AI think I am too fat.Çok şişman olduğumu düşünüyorum.
↑↑↑32AWhat do you think?Sen ne dersin?
↑↑↑33BI don't think so. You are even thinner than me.Ben öyle düşünmüyorum. Benden bile daha zayıfsın.
↑↑↑34BWhat do you weigh?Kaç kilosun?
↑↑↑35AI weigh 50 kilograms.50 kiloyum.
↑↑↑36BYou have a perfect figure.Mükemmel bir fiziğin var.
↑↑↑37AThank you. But I think, I am fat and short.Teşekkür ederim. Ama ben şişman ve kısa boylu olduğumu düşünüyorum.
↑↑↑38BNot at all. You are taller and thinner than me.Hiç de değil. Sen benden daha uzun ve daha zayıfsın.
↑↑↑41AI think this red cake is too soft.Bence bu kırmızı pasta fazla yumuşak.
↑↑↑42AWhat do you think?Sen ne dersin?
↑↑↑43BUmm, I don't think so.Hmm, ben öyle düşünmüyorum.
↑↑↑44BI don't think it is too soft. It is just ok.Bence çok yumuşak değil. Gayet iyi.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 16

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
1611AHello, how can I help you?Merhaba, size nasıl yardımcı olabilirim?
↑↑↑12BI would like a shirt.Bir gömlek istiyorum.
↑↑↑13AA long sleeve shirt or a short sleeve shirt?Uzun kollu mu, yoksa kısa kollu mu tercih edersiniz?
↑↑↑14BI would like to have a long sleeve shirt.Uzun kollu bir gömlek istiyorum.
↑↑↑15AHere it is!Buyrun!
↑↑↑16BI also would like to have a T-shirt.Ayrıca bir de tişört istiyorum.
↑↑↑17BDo you have a white T-shirt?Beyaz tişört var mı?
↑↑↑18AYes, I have.Evet, var.
↑↑↑19APlease wait a moment.Biraz bekleyin lütfen.
↑↑↑21ACan I see this shirt?Bu gömleğe bakabilir miyim?
↑↑↑22BYes, you can.Evet, bakabilirsiniz.
↑↑↑23BThere are large, medium, and small sizes.Büyük, orta ve küçük bedenleri var.
↑↑↑24ACan I see a large one?Büyük bedenini görebilir miyim?
↑↑↑25BHere it is!Buyrun!
↑↑↑26BPlease try it on.Deneyin lütfen.
↑↑↑27AThis shirt is too big.Bu gömlek çok büyük.
↑↑↑28BDo you want to try the small one?Küçük bedenini denemek ister misiniz?
↑↑↑29AThat shirt is too small.O gömlek çok küçük.
↑↑↑210BDo you want to try the medium one?Orta bedenini denemek ister misiniz?
↑↑↑211AIt fits.Bu oldu.
↑↑↑212AI will take this shirt.Bu gömleği alacağım.
↑↑↑31AHello.Merhaba.
↑↑↑32AI would like to buy that red skirt.O kırmızı eteği satın almak istiyorum.
↑↑↑33BThis one?Bunu mu?
↑↑↑34AYes. How much does it cost?Evet. Ne kadar?
↑↑↑35BIt cost 100 dollars.100 dolar.
↑↑↑36AIt is very expensive.Çok pahalı.
↑↑↑37ACan you please give me a discount?Bana biraz indirim yapabilir misiniz lütfen?
↑↑↑38BYes. I will give you a 10% discount.Evet. Size %10 indirim yapabilirim.
↑↑↑39BIt costs 90 dollars.90 dolar.
↑↑↑310AThank you very much.Çok teşekkür ederim.
↑↑↑41AYou will go to Norway tomorrow.Yarın Norveç'e gideceksin.
↑↑↑42AHave you already prepared your coat?Paltonu hazırladın mı?
↑↑↑43BYes, I am already prepared.Evet, hazırlandım.
↑↑↑44AWhat else did you prepare?Başka ne hazırladın?
↑↑↑45BI have two coats and a rain coat.İki palto ve bir de yağmurluk aldım.
↑↑↑46ADo you already have a jacket?Ceketin var mı?
↑↑↑47BYes, I do.Evet, var.
↑↑↑48BBut it's a small sizeAma küçük geliyor.
↑↑↑49BI want a new one.Yenisini istiyorum.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 17

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
1711AThis necklace is very beautiful.Bu kolye çok güzel.
↑↑↑12ACan I have a look?Bakabilir miyim?
↑↑↑13BHere it is.Buyrun.
↑↑↑14AHow much does it cost?Ne kadar?
↑↑↑15BIt costs 99 dollars.99 dolar.
↑↑↑16AOh, it is quite expensive.Hmm, oldukça pahalı.
↑↑↑17AMay I have a discount, please?Biraz indirim alabilir miyim lütfen?
↑↑↑18BYes, I will give you a 10 dollar discount.Evet, size 10 dolar indirim yapacağım.
↑↑↑19BSo, it's 89 dollars.Yani 89 dolar.
↑↑↑110AThank you. I will take it.Teşekkür ederim. Alıyorum.
↑↑↑21AGood morning.Günaydın.
↑↑↑22AWhere can I find the bag department?Çanta bölümü ne tarafta?
↑↑↑23AI want to buy a bag for my mother.Anneme çanta almak istiyorum.
↑↑↑24BOkay, please follow me.Tamam, beni takip edin lütfen.
↑↑↑25AThat red bag is very beautiful.O kırmızı çanta çok güzel.
↑↑↑26ACan I see the bag?Çantayı görebilir miyim?
↑↑↑27BSure, here it is.Elbette, buyrun.
↑↑↑31AThis bracelet is very beautiful.Bu bilezik çok güzel.
↑↑↑32AWhat is it made of?Hangi maddeden yapılmış?
↑↑↑33BIt is made of jade.Yeşim taşından.
↑↑↑34AWhat about that bracelet?Peki ya şu bilezik?
↑↑↑35BIt is made of diamond.O, elmastan yapıldı.
↑↑↑36ACan I see this bracelet, please?O bileziği görebilir miyim lütfen?
↑↑↑37BSure.Elbette.
↑↑↑38BHere it is.Buyrun.
↑↑↑41AThere is a banquet today.Bugün bir yemek daveti var.
↑↑↑42AHow will you dress?Ne giyeceksiniz?
↑↑↑43BI will wear a silk necktie and a leather belt.İpek bir kravat ve deri kemer takacağım.
↑↑↑44BHow about you?Peki ya siz?
↑↑↑45AI will wear a white dress and put on a diamond brooch.Beyaz bir elbise giyeceğim ve elmas broş takacağım.
↑↑↑46BYou will look very beautiful, for sure.Kesinlikle çok güzel görüneceksiniz.
↑↑↑47AThank you!Teşekkür ederim!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 18

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
1811AHow many pairs of shoes do you have?Kaç çift ayakkabın var?
↑↑↑12BI have many pairs of shoes.Çok ayakkabım var.
↑↑↑13BI collect shoes.Ayakkabı koleksiyonu yapıyorum.
↑↑↑14AHow many pairs of sneakers do you have?Kaç çift spor ayakkabın var?
↑↑↑15BI have more than ten pairs of sneakers.On çiftten fazla spor ayakkabım var.
↑↑↑16AHow about sandals?Peki, ya sandaletler?
↑↑↑17BI have more than 20 pairs of sandals.20 çiftten fazla sandaletim var.
↑↑↑18AWow!Vay!
↑↑↑21AMy leather shoes are broken.Deri ayakkabılarım yırtıldı.
↑↑↑22BDo you want to repair your shoes?Ayakkabılarını tamir ettirmek ister misin?
↑↑↑23AYes, do you know any shoe repair shops around here?Evet, bu civarda bildiğin bir ayakkabı tamircisi var mı?
↑↑↑24BYes, it is next to the shoe shop.Evet, ayakkabı mağazasının bitişiğinde.
↑↑↑25AThank you very much!Çok teşekkür ederim!
↑↑↑31AExcuse me!Afedersiniz!
↑↑↑32AYou should wear sports shoes here.Burada spor ayakkabısı giymelisiniz.
↑↑↑33BI am sorry.Özür dilerim.
↑↑↑34BAre there sports shoes to borrow here?Burada ödünç alabilecek spor ayakkabısı var mı?
↑↑↑35ANo, I am sorry.Hayır, üzgünüm.
↑↑↑41AHello, how can I help you?Merhaba, size nasıl yardım edebilirim?
↑↑↑42BI would like to buy a pair of sneakers.Bir çift spor ayakkabısı satın almak istiyorum.
↑↑↑43AWhat is your shoe size?Ayakkabı numaranız kaç?
↑↑↑44BI wear size 43 shoes.43 numara ayakkabı giyiyorum.
↑↑↑45APlease try this pair.Bu çifti deneyin lütfen.
↑↑↑46BThis pair of sneakers is tight.Bu spor ayakkabıları ayağımı sıktı.
↑↑↑47AWhat about this pair?Peki ya bunlar?
↑↑↑48BThis pair of shoes fits.Bunlar tam geldi.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 19

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
1911AWhat day is it today?Bugün günlerden ne?
↑↑↑12BToday is Monday.Bugün Pazartesi.
↑↑↑13BOn what day do you learn Chinese?Hangi gün Çince öğreniyorsun?
↑↑↑14AOn Saturdays.Cumartesi günleri.
↑↑↑15AWhat do you do on Saturdays?Sen Cumartesi günleri ne yaparsın?
↑↑↑16BI watch movies with my father.Babamla beraber film izlerim.
↑↑↑21AWhat day is it today?Bugün günlerden ne?
↑↑↑22BToday is Sunday.Bugün Pazar.
↑↑↑23AWhat do you do today, in the afternoon?Bugün öğleden sonra ne yapıyorsun?
↑↑↑24BI learn French.Fransızca öğreniyorum.
↑↑↑25BWhat do you usually do on Sunday?Pazar günü genellikle ne yapıyorsun?
↑↑↑26AOn Sunday, I usually learn Chinese.Pazar günü genellikle Çince öğreniyorum.
↑↑↑31AWe have two holidays this month.Bu ay iki tatilimiz var.
↑↑↑32AWhat will you do?Ne yapacaksınız?
↑↑↑33BI will go to the museum.Müzeye gideceğim.
↑↑↑34BHow about you?Peki, ya siz?
↑↑↑35BWhat will you do?Siz ne yapacaksınız?
↑↑↑36AI will visit the zoo with my children.Çocuklarımla hayvanat bahçesini gezeceğim.
↑↑↑41AWhat will you do on February 14th?14 Şubat'ta ne yapacaksın?
↑↑↑42BI'm going to watch a movie.Film izleyeceğim.
↑↑↑43AWith whom?Kiminle?
↑↑↑44BWith my friends.Arkadaşlarımla.
↑↑↑45BAnd you?Ya sen?
↑↑↑46AI will stay at home.Evde kalacağım.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 20

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
2011AWhat time is it now?Şu anda saat kaç?
↑↑↑12BIt is 9.45 am.Saat 9:45.
↑↑↑13AWhen do you have breakfast?Saat kaçta kahvaltı yaparsın?
↑↑↑14BI have breakfast at 7:30 am.Kahvaltımı 7:30'da yaparım.
↑↑↑15BHow about you?Peki, ya sen?
↑↑↑16AI have breakfast at 8 am.Ben kahvaltımı 8:00'de yaparım
↑↑↑21AWhere are these boys and girls going?Bu kızlar ve oğlanlar nereye gidiyor?
↑↑↑22BThey are going to the museum.Müzeye gidiyorlar.
↑↑↑23AWhen does the museum open and when does it close?Müzenin açılış ve kapanış saatleri nedir?
↑↑↑24BThe museum is open from 9 am until 5.30 pm.Müze 9:00 ile 17:30 arasında açıktır.
↑↑↑25ADoes the museum open during the weekend?Müze hafta sonlarında açık mı?
↑↑↑26BYes, it is open from 10 am until 2 pm.Evet, 10:00 ile 14:00 arasında açıktır.
↑↑↑31AWhen do you have breakfast?Saat kaçta kahvaltı yaparsın?
↑↑↑32BI have breakfast at 6:30 am.Kahvaltımı 6:30'da yaparım.
↑↑↑33AWhen do you start to work?Saat kaçta işe başlarsın?
↑↑↑34BI start work at exactly 8 am.Tam 8:00'de işe başlarım.
↑↑↑35AWhen do you finish work?Saat kaçta işin biter?
↑↑↑36BAt 5:30 pm.17:30'da
↑↑↑41AWhat time will you go to the library?Kütüphaneye saat kaçta gideceksin?
↑↑↑42BToday, I will go to the library at around 10.30 am.Bugün kütüphaneye 10:30 gibi gideceğim.
↑↑↑43AHow will you get there?Oraya nasıl gideceksin?
↑↑↑44BI will walk.Yürüyeceğim.
↑↑↑45AHow long will it take you to get there?Oraya ulaşman ne kadar sürer?
↑↑↑46BIt will take me about 15 minutes.Yaklaşık 15 dakika sürer.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 21

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
2111AI would like to know the train schedule to the beach.Plaja giden tren tarifesini öğrenmek istiyorum.
↑↑↑12BOkay.Tamam.
↑↑↑13BThe train to the beach is available on Friday, Saturday, and Sunday.Tren plaja Cuma, Cumartesi ve Pazar günleri gider.
↑↑↑14AWhen does the train leave on Sunday?Tren Pazar günü ne zaman kalkıyor?
↑↑↑15BThe train leaves at 10 am.Tren saat sabah 10:00'da kalkıyor.
↑↑↑16BYou will arrive at the beach by 2.30 pm.Plaja öğle 2:30'da varırsınız.
↑↑↑17AThank you very much!Çok teşekkür ederim!
↑↑↑21AWhere are you right now?Şimdi neredesin?
↑↑↑22BI am at the airport.Havalimanındayım.
↑↑↑23ADo you have plane tickets already?Uçak biletin var mı?
↑↑↑24BYes, I have two plane tickets.Evet, iki uçak biletim var.
↑↑↑25AWhat is the boarding time?Biniş saati ne zaman?
↑↑↑26BThe boarding time is at 1.30 pm.Biniş saati öğle 1:30.
↑↑↑27BThe plane lands at 11 pm.Uçak gece 11'de iniyor.
↑↑↑31AGood morning!Günaydın.
↑↑↑32AI would like to buy a bus ticket to the zoo.Hayvanat bahçesine bir otobüs bileti almak istiyorum.
↑↑↑33BThe bus will leave in one hour.Otobüs bir saat içinde hareket edecek.
↑↑↑34BWould you like to wait?Beklemek ister misiniz?
↑↑↑35AYes, no problem.Evet, sorun değil.
↑↑↑36BHow many tickets do you want to buy?Kaç adet bilet almak istiyorsunuz?
↑↑↑37ATwo tickets, please.İki bilet, lütfen.
↑↑↑38BTwo tickets cost 16 dollars.İki adet biletin fiyatı 16 dolardır.
↑↑↑39AHere it is.Buyrun.
↑↑↑41AWhere are you going?Nereye gidiyorsun?
↑↑↑42BI'm going to the bank.Bankaya gidiyorum.
↑↑↑43AHow will you go to the bank?Bankaya nasıl gideceksin?
↑↑↑44BI will take the yellow line bus.Sarı hat otobüsüne bineceğim.
↑↑↑45BWhat about you? Where are you going?Peki, ya sen? Sen nereye gidiyorsun?
↑↑↑46AI am going shopping at the supermarket.Süpermarkete alışverişe gidiyorum
↑↑↑47BOkay. See you later!Tamam. Sonra görüşürüz!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 22

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
2211ADo we have classes today?Bugün dersimiz var mı?
↑↑↑12BWe have language classes today.Bugün dil dersimiz var.
↑↑↑13AWhat language?Hangi dil?
↑↑↑14BEnglish language and French.İngilizce ve Fransızca.
↑↑↑15ADo you know when we will finish today?Bugün kaçta çıkacağımızı biliyor musun?
↑↑↑16BAbout 6 pm.Akşam 6 gibi.
↑↑↑21AWhat are you doing?Ne yapıyorsun?
↑↑↑22BI am doing my homework.Ev ödevimi yapıyorum.
↑↑↑23AWhat is your homework?Ev ödevin ne?
↑↑↑24BWriting the Korean alphabet.Kore alfabesini yazmak.
↑↑↑25BDo you have homework?Senin ev ödevin var mı?
↑↑↑26ANo. I don't have any.Hayır, hiç yok.
↑↑↑31AWhere is Mary?Mary nerede?
↑↑↑32BShe has gone to Japan.Japonya'ya gitti.
↑↑↑33AWhat is she doing in Japan?Japonya'da ne yapıyor?
↑↑↑34BShe traveled there with her family.Ailesiyle birlikte oraya gitti.
↑↑↑35AWhen will she come to the class?Derse ne zaman gelecek?
↑↑↑36BShe will come to the class next week.Önümüzdeki hafta derse gelecek.
↑↑↑41AHey Tom,Selam Tom,
↑↑↑42AHave you finished your homework yet?Ev ödevini bitirdin mi?
↑↑↑43BNo, I have not.Hayır, bitirmedim.
↑↑↑44BI have been doing the homework for 1 hour already.Bir saattir ev ödevi yapıyorum.
↑↑↑45BHow about you?Peki, ya sen?
↑↑↑46AI finished my homework already.Ben ev ödevimi bitirdim.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 23

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
2311AWhat is your favorite type of music?En çok beğendiğin müzik türü hangisi?
↑↑↑12BMy favorite type of music is Jazz.En çok beğendiğim müzik türü caz.
↑↑↑13AHow often do you listen to Jazz music?Hangi sıklıkla caz dinlersin?
↑↑↑14BI listen to Jazz music every day.Her gün caz dinlerim.
↑↑↑15BClassical is your type of music, isn't it?Senin tercih ettiğin müzik türü klasik müzik, değil mi?
↑↑↑16AYes. I like to listen to classical music.Evet. Klasik müzik dinlemekten hoşlanırım.
↑↑↑17AI also study classical music at the university.Ayrıca, üniversitede klasik müzik eğitimi alıyorum.
↑↑↑18BWow.Vay.
↑↑↑21AWho is your favorite singer?En çok beğendiğin şarkıcı kim?
↑↑↑22BCan you guess who?Kim olduğunu tahmin edebilir misin?
↑↑↑23AI really don't know.Gerçekten bilmiyorum.
↑↑↑24BMy favorite singer is Celine Dion.En beğendiğim şarkıcı Celine Dion.
↑↑↑25AWho is your favorite musician?Senin en çok beğendiğin müzisyen kim?
↑↑↑26BI really like Mozart.Mozart'ı gerçekten beğeniyorum.
↑↑↑31AWhich musical instrument can you play?Hangi müzik aletini çalabiliyorsun?
↑↑↑32BI can play the guitar.Gitar çalabiliyorum.
↑↑↑33BHow about you?Ya sen?
↑↑↑34AI can play the violin.Keman çalabiliyorum.
↑↑↑35BIs it difficult?Zor mu?
↑↑↑36AYes, playing the violin is difficult.Evet, keman çalmak zor.
↑↑↑41AWhich instrument can you play?Hangi aleti çalabiliyorsun?
↑↑↑42BI can play the piano.Piyano çalabiliyorum.
↑↑↑43AWho teaches you how to play the piano?Piyano çalmayı sana kim öğretiyor?
↑↑↑44BMy teacher teaches me.Öğretmenim öğretiyor.
↑↑↑45AHow often do you practice?Ne sıklıkla pratik yapıyorsun?
↑↑↑46BI practice every day.Her gün pratik yapıyorum.
↑↑↑47AWhere do you practice?Nerede pratik yapıyorsun?
↑↑↑48BI practice by myself at home.Evde kendi başıma pratik yapıyorum.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 24

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
2411AGood morning, sir!Günaydın beyefendi!
↑↑↑12AMay I help you?Size yardımcı olabilir miyim?
↑↑↑13BI want to send a letter to Japan.Japonya'ya mektup göndermek istiyorum.
↑↑↑14BHow much does the postage cost for this letter?Bu mektubun posta ücreti ne kadar?
↑↑↑15APostage to Japan costs five dollars.Japonya'ya posta ücreti 5 dolar.
↑↑↑16BWhen will the letter arrive?Mektup ne kadar zamanda ulaşır?
↑↑↑17AIt takes about one week.Yaklaşık bir haftada.
↑↑↑21AExcuse me, sir!Afedersiniz, beyefendi!
↑↑↑22AI need to send this package to Germany.Bu paketi Almanya'ya göndermem gerekiyor.
↑↑↑23BCan you put it on the scales, please?Tartıya koyabilir misiniz, lütfen?
↑↑↑24ACan I register this package?Bu paketi taahhütlü gönderebilir miyim?
↑↑↑25BYes.Evet.
↑↑↑26AHow much does it cost in total?Toplam ücret ne kadar?
↑↑↑27BIt costs 10 dollars in total.Toplam 10 dolar tutuyor.
↑↑↑28AHere it is.Buyrun.
↑↑↑31AWhat can I do for you?Sizin için ne yapabilirim?
↑↑↑32BI need to withdraw some money.Biraz para çekmem gerekli.
↑↑↑33AHow much would you like to withdraw?Ne kadar çekmek istiyorsunuz?
↑↑↑34BI need to withdraw $500.500 dolar çekmem gerekiyor.
↑↑↑35AWhich account would you like to withdraw the money from?Parayı hangi hesaptan çekmek istiyorsunuz?
↑↑↑36BI want to withdraw the money from my savings account.Tasarruf hesabımdan para çekmek istiyorum.
↑↑↑37AOkay, that's done.Tamam, oldu.
↑↑↑38ACan I do anything else for you?Sizin için yapabileceğim başka bir şey var mı?
↑↑↑39BNo, that's all.Hayır, hepsi bu kadar.
↑↑↑41AI’d like to exchange some money, please.Biraz döviz bozdurmak istiyorum, lütfen.
↑↑↑42BWhich currency do you want to exchange?Hangi para birimini bozdurmak istiyorsunuz?
↑↑↑43AI’d like to change dollars to Euros, please.Dolar bozdurup avro almak istiyorum, lütfen.
↑↑↑44AWhat is the dollars-euro exchange rate?Dolar-Avro kuru nedir?
↑↑↑45BThe rate is 1.10 dollar to one Euro.Kur bir avroya 1,10 dolar.
↑↑↑46AHow many euros do I get for 500 US Dollars?500 ABD dolarıyla kaç avro alabilirim?
↑↑↑47BYou will receive 455 Euros.455 avro alabilirsiniz.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 25

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
2511AWhere did you travel to last year?Geçen yıl nereye seyahat ettin?
↑↑↑12BI went to France.Fransa'ya gittim.
↑↑↑13AFor how long?Ne kadar kaldın?
↑↑↑14BI traveled around France for ten days.Fransa'da on gün gezdim.
↑↑↑15AWho did you go with?Kiminle gittin?
↑↑↑16BI went there alone.Yalnız gittim.
↑↑↑17AWow. That sounds exciting.Vay. Heyecan verici.
↑↑↑21ACan you help me plan my vacation?Tatilimi planlamama yardım edebilir misiniz?
↑↑↑22BWhere do you want to go?Nereye gitmek istiyorsunuz?
↑↑↑23AI haven't decided where to go yet.Henüz nereye gideceğime karar vermedim.
↑↑↑24BHave you ever been to an island?Hiç adaya gittiniz mi?
↑↑↑25ANo, I have not.Hayır, hiç gitmedim.
↑↑↑26BThen, I would recommend this trip to an island.O zaman, bu ada seyahatini tavsiye ederim.
↑↑↑27AThat sounds great.Harika.
↑↑↑31AGood morning, sir!Günaydın, beyefendi!
↑↑↑32AI am a tourist.Ben turistim.
↑↑↑33AI haven't been here before.Buraya ilk kez geliyorum.
↑↑↑34ACan I ask you some questions?Size birkaç soru sorabilir miyim?
↑↑↑35BGood morning! Please ask!Günaydın! Sorun lütfen!
↑↑↑36AWhich place should I visit?Nereyi ziyaret etmeliyim?
↑↑↑37BHave you been to the museum?Müzeye gittiniz mi?
↑↑↑38BThere is a very beautiful museum that you should not miss.Kaçırmamanız gereken çok güzel bir müze var.
↑↑↑39AThen, I will visit the museum.O zaman, müzeyi ziyaret edeceğim.
↑↑↑310AThank you very much!Çok teşekkür ederim!
↑↑↑41AGood morning, Mr. Tom!Günaydın, Tom Bey!
↑↑↑42AMy name is Mary. I am your tour guide for today.Adım Mary. Bugün sizin tur rehberiniz ben olacağım.
↑↑↑43BGood morning.Günaydın.
↑↑↑44AWe are going to see the pictures in the museum.Müzedeki resimleri görmeye gideceğiz.
↑↑↑45BCan we take pictures?Fotoğraf çekebilir miyiz?
↑↑↑46ASorry, you are not allowed to take pictures in the museum.Üzgünüm, müzede fotoğraf çekilmesine izin verilmiyor.
↑↑↑47AAnd it is not allowed to touch the pictures.Ve resimlere dokunmak da yasak .
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 26

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
2611AWelcome to our hotel!Otelimize hoş geldiniz!
↑↑↑12BGood morning!Günaydın!
↑↑↑13BI would like to check in.Giriş yapmak istiyorum.
↑↑↑14APlease wait a moment.Bir saniye bekleyin, lütfen.
↑↑↑15AYour room number is 305.Oda numaranız 305.
↑↑↑16AThe hotel provides free breakfast from 8 a.m. until 11 a.m.Otelimizde sabah saat 8'den 11'e kadar ücretsiz kahvaltı servisi bulunuyor.
↑↑↑17BWhen is the check-out time?Çıkış saati nedir?
↑↑↑18APlease check out before noon.Lütfen öğleden önce çıkış yapınız.
↑↑↑19AWe wish you a pleasant stay at our hotel.Otelimizde keyifli zaman geçirmenizi dileriz.
↑↑↑21AGood morning!Günaydın!
↑↑↑22AWelcome to our hotel.Otelimize hoş geldiniz!
↑↑↑23BI would like to reserve a room for two adults and a kid.İki yetişkin ve bir çocuk için bir oda ayırtmak istiyorum.
↑↑↑24AWe have single rooms, double rooms, and shared rooms.Tek kişilik, çift kişilik ve paylaşımlı odalarımız mevcuttur.
↑↑↑25AWhat kind of room do you want to reserve?Nasıl bir oda ayırtmak istersiniz?
↑↑↑26BI would like to reserve a double room.Çift kişilik bir oda ayırtmak istiyorum.
↑↑↑27AOkay.Tamam.
↑↑↑28BCan I please have an extra bed, too?Bir de ilave yatak alabilir miyim?
↑↑↑29ASure!Elbette!
↑↑↑31AWhere do you stay?Nerede kalıyorsun?
↑↑↑32BMy family stays in a hotel.Ailecek, bir otelde kalıyoruz.
↑↑↑33BThe hotel is very near to the beach.Otel, plaja çok yakın.
↑↑↑34AWhat facilities does the hotel have?Otelin ne gibi olanakları var?
↑↑↑35BIt has a swimming pool, a restaurant, a storage room, and a very beautiful lobby.Otelde bir yüzme havuzu, bir restoran, bir depo ve çok güzel bir lobi var.
↑↑↑36ADoes it have the Internet?İnterneti var mı?
↑↑↑37BYes, it has.Evet, var.
↑↑↑38AThat sounds great.Harika.
↑↑↑41AGood morning, Sir. How may I help you?Günaydın, beyefendi. Size nasıl yardımcı olabilirim?
↑↑↑42BI'm staying here for a week.Burada bir hafta kalacağım.
↑↑↑43BI would like to have a maid to clean my room every three days.Oda hizmetçisinin odayı üç günde bir temizlemesini istiyorum.
↑↑↑44BIs it possible?Mümkün müdür?
↑↑↑45AYes.Evet.
↑↑↑46ACould you hang the sign "Please make the room" in front of the door, please?"Lütfen odayı temizleyin" levhasını kapıya asar mısınız, lütfen?
↑↑↑47BYes. Thank you very much!Tabii. Çok teşekkür ederim!
↑↑↑48AIf you need anything else, please tell me anytime!Başka bir arzunuz olursa, bana hemen iletin lütfen!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 27

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
2711AGood morning Sir.Günaydın beyefendi.
↑↑↑12ACan I see your plane ticket, please?Uçak biletinizi görebilir miyim?
↑↑↑13BYes. Here it is.Tabii. Buyrun.
↑↑↑14APlease show me your passport.Pasaportunuzu bana gösterebilir misiniz lütfen ?
↑↑↑15BHere it is.Buyrun.
↑↑↑16AHow many pieces of luggage do you have?Kaç parça bagajınız var?
↑↑↑17BI have two pieces of luggage.İki parça bagajım var.
↑↑↑18APlease put your luggage on the scale.Bagajınızı tartıya koyar mısınız lütfen?
↑↑↑19BOkay.Tamam.
↑↑↑21APlease lay your bags on the conveyor belt.Lütfen çantalarınızı konveyör bandının üzerine bırakın.
↑↑↑22APlease put your mobile phone in the basket.Lütfen cep telefonunuzu sepete koyun.
↑↑↑23BDo I need to take off my leather shoes?Deri ayakkabılarımı çıkartmam gerekiyor mu?
↑↑↑24AYes, please.Evet. Lütfen.
↑↑↑25APlease walk through the metal detector.Lütfen metal detektörden geçin.
↑↑↑26BOkay.Tamam.
↑↑↑27AEverything is good.Her şey yolunda.
↑↑↑28AHave a good flight!İyi uçuşlar!
↑↑↑31APlease fill in the immigration form.Lütfen göçmen formunu doldurun.
↑↑↑32BOkay.Tamam.
↑↑↑33AMay I see your passport, please?Pasaportunuzu görebilir miyim lütfen?
↑↑↑34BHere it is.Buyrun.
↑↑↑35AWhat's your occupation?Mesleğiniz nedir?
↑↑↑36BI'm an office worker.Ofis çalışanıyım.
↑↑↑37AWhat is the purpose of your visit?Ziyaret amacınız nedir?
↑↑↑38BFor sightseeing.Gezip görmek için.
↑↑↑39ADo you have a return ticket?Dönüş biletiniz var mı?
↑↑↑310BYes, here it is.Evet, işte burada.
↑↑↑41AExcuse me, sir!Aferdersiniz beyefendi!
↑↑↑42AWhere can I find the meeting point?Buluşma noktasına nasıl gidebilirim?
↑↑↑43BThe meeting point is downstairs.Buluşma noktası alt katta.
↑↑↑44AHow can I get there?Oraya nasıl gidebilirim?
↑↑↑45BPlease take the escalator then follow the signs.Lütfen yürüyen merdivene binin ve işaretleri takip edin.
↑↑↑46BTurn right at the book store.Kitapçıdan sağa dönün.
↑↑↑47BGo straight for about 50 meters.Yaklaşık 50 metre kadar düz yürüyün.
↑↑↑48BThen, you will arrive at the meeting point.Buluşma noktasına varırsınız.
↑↑↑49AThank you very much.Çok teşekkür ederim.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 28

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
2811AHi, Tom!Selam, Tom!
↑↑↑12AHow do you do?Nasılsın?
↑↑↑13BHi Kim, I'm feeling bad.Selam Kim, kendimi kötü hissediyorum.
↑↑↑14AWhat happened?Ne oldu?
↑↑↑15BI broke up with my girlfriend.Kız arkadaşımla ilişkimiz bitti.
↑↑↑16AWhen?Ne zaman?
↑↑↑17BWe broke up yesterday.Dün ilişkimizi bitirdik.
↑↑↑18BShe does not love me anymore.Artık beni sevmiyor.
↑↑↑19AI’m sorry to hear that.Bunu duyduğuma üzüldüm.
↑↑↑21AAre you married?Evli misiniz?
↑↑↑22BYes, I'm married.Evet, evliyim.
↑↑↑23AHow long have you been married?Kaç yıldır evlisiniz?
↑↑↑24BI have been married for over 30 years already.30 yılı aşkındır evliyim.
↑↑↑25ADo you have any children?Çocuklarınız var mı?
↑↑↑26BYes, I have a son and a daughter.Evet, bir oğlum ve bir kızım var.
↑↑↑31AHave you heard the news about Tom?Tom ile ilgili haberleri duydun mu?
↑↑↑32BNo, not yet. What happened?Hayır, henüz duymadım. Ne oldu?
↑↑↑33AHe proposed to his girlfriend last night.Dün gece kız arkadaşına evlenme teklif etti.
↑↑↑34BWow. Did she say yes?Vay. Kız kabul etti mi?
↑↑↑35AYes, she did.Evet, etti.
↑↑↑36BHow long have they been together?Ne kadar zamandır beraberler?
↑↑↑37AMore than seven years already.Yedi yıldan fazla oldu.
↑↑↑38AThey met while they were studying at the university.Üniversitede okurken tanıştılar.
↑↑↑39BThat is a very long time.Çok uzun bir süre.
↑↑↑310BI'm happy for them.Onlar adına mutlu oldum.
↑↑↑41ADo you know that Tom and Kim are married?Tom ile Kim'in evli olduklarını biliyor musun?
↑↑↑42BNo. I didn't.Hayır. Bilmiyordum.
↑↑↑43AThey moved into a new apartment last month.Geçen ay yeni bir daireye taşındılar.
↑↑↑44BWow. I have to visit them some time.Vay. Onları bir ara ziyaret etmeliyim.
↑↑↑45ANot for a while. Now, they are abroad.Bir süre olmaz. Şu anda yurt dışındalar.
↑↑↑46BFor a honeymoon?Balayı için mi?
↑↑↑47ANo. They went on a honeymoon after they were married for a week.Hayır. Evlendikten bir hafta sonra balayına çıktılar.
↑↑↑48AAfter the honeymoon, they came back here for 2 weeks.Balayından sonra 2 haftalığına buraya geri döndüler.
↑↑↑49ANow they are in Japan for a business trip.Şimdi bir iş seyahati için Japonya'dalar.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 29

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
2911APlease help me!Lütfen bana yardım edin!
↑↑↑12AI lost my handbag!El çantamı kaybettim!
↑↑↑13BWhat color is your handbag?El çantanız hangi renk?
↑↑↑14AMy handbag is red.El çantam kırmızı.
↑↑↑15BWhat was in your handbag?El çantanızın içinde ne vardı?
↑↑↑16AMy wallet.Cüzdanım.
↑↑↑17BHow much money is in your wallet?Cüzdanınızda kaç para var?
↑↑↑18AThere was about 100 Dollars in my wallet and two credit cards.Cüzdanımda yaklaşık 100 dolar ve iki kredi kartı vardı.
↑↑↑19ACan you help me to find my bag?Çantamı bulmama yardım edebilir misiniz?
↑↑↑110BYes, I will help you.Evet, size yardım edeceğim.
↑↑↑21APlease help me!Lütfen bana yardım edin!
↑↑↑22BWhat is the matter?Sorun nedir?
↑↑↑23AI think someone stole my bag.Sanırım biri çantamı çaldı.
↑↑↑24BWhat did your bag look like?Nasıl bir çantaydı?
↑↑↑25AIt's a small white handbag.Küçük beyaz bir el çantası.
↑↑↑26BWhat is in your bag?Çantanızın içinde ne var?
↑↑↑27AOnly my passport was in my bag.Çantamın içinde sadece pasaportum vardı.
↑↑↑28BPlease call the police.Lütfen polisi arayın.
↑↑↑29BThen, call the embassy, please.Sonra elçiliği arayın lütfen.
↑↑↑210BAnd renew your passport at the embassy.Ve elçilikte pasaportunuzu yenileyin.
↑↑↑211AThank you very much!Çok teşekkür ederim!
↑↑↑31AThere has been an accident.Bir kaza oldu.
↑↑↑32BWhat happened?Ne oldu?
↑↑↑33AThere was a fire in that building.Şu binada yangın çıktı.
↑↑↑34BDid anyone get hurt?Yaralanan var mı?
↑↑↑35AYes.Evet.
↑↑↑36BPlease call an ambulance!Lütfen bir ambulans çağırın!
↑↑↑37BCall the police as well!Polisi de arayın!
↑↑↑38AYes.Evet.
↑↑↑39BPlease take care of yourself.Kendinize dikkat edin lütfen.
↑↑↑41AHello!Merhaba!
↑↑↑42AI just saw a car accident.Şimdi bir araba kazası gördüm.
↑↑↑43BHello madam, please stay calm.Merhaba hanımefendi, lütfen sakin olun.
↑↑↑44BWhat happened?Ne oldu?
↑↑↑45AThere has been an accident.Kaza oldu.
↑↑↑46BWhere?Nerede?
↑↑↑47ANear the post office.Postanenin yakınında.
↑↑↑48BDid anyone get hurt?Yaralanan var mı?
↑↑↑49AYes, a man. It looks like his arm is broken.Evet, bir adam. Kolu kırılmışa benziyor.
↑↑↑410APlease hurry!Lütfen acele edin!
↑↑↑411AIt is a serious accident.Ciddi bir kaza.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 30

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
3011AI have headaches.Başım ağrıyor.
↑↑↑12BWhen did it start?Ne zaman başladı?
↑↑↑13AI think it started since last Friday.Sanırım geçen Cuma günü başladı.
↑↑↑14BDo you get enough sleep?Yeteri kadar uyuyor musunuz?
↑↑↑15ANo. I can't sleep well.Hayır, iyi uyuyamıyorum.
↑↑↑16BAre you stressed?Stres yaşıyor musunuz?
↑↑↑17AYes, from work.Evet, işle ilgili.
↑↑↑18BYou should rest for a week.Bir hafta dinlenmeniz gerekli.
↑↑↑21AI have a toothache.Dişim ağrıyor.
↑↑↑22BDo you have gum pain as well?Diş etiniz de ağrıyor mu?
↑↑↑23AYes.Evet.
↑↑↑24BHow long have you had the pain?Ne zamandan beri ağrınız var?
↑↑↑25ASince yesterday evening.Dün akşamdan beri.
↑↑↑26AI couldn't sleep the whole night.Bütün gece uyuyamadım.
↑↑↑27BLet me check.Bir kontrol edeyim.
↑↑↑28BPlease open your month.Lütfen ağzınızı açın.
↑↑↑29BIt looks like you have dental cavities.Görünüşe göre dişlerinizde çürükler var.
↑↑↑31AHow are you doing today?Bugün nasılsın?
↑↑↑32BI don't feel so well.Kendimi pek iyi hissetmiyorum.
↑↑↑33AWhat happened?Ne oldu?
↑↑↑34BI have a stomach ache.Midem ağrıyor.
↑↑↑35BI had diarrhea since this morning.Bu sabahtan beri ishalim var.
↑↑↑36AMaybe you have food poisoning.Gıda zehirlenmesi geçiriyor olabilirsin.
↑↑↑37BI think so too. Maybe I ate something rotten yesterday.Bence de öyle. Belki dün yediğim bazı şeyler bozuktu.
↑↑↑38AYou should go to see the doctor.Gidip bir doktora görünmelisin.
↑↑↑39BYes, I will go to see the doctor this evening.Evet, bu akşam doktora gideceğim.
↑↑↑41ADo you know where Mary is?Mary'nin nerede olduğunu biliyor musun?
↑↑↑42BYes. She is going to the hospital to see the doctor.Evet. Doktora görünmek için hastaneye gidiyor.
↑↑↑43AIs she not well?Hasta mı?
↑↑↑44BNo, she has stomach pain.Midesi ağrıyor.
↑↑↑45BShe went to the pharmacy to buy drugs yesterday.Dün eczaneye gidip ilaç aldı.
↑↑↑46BBut it did not help.Ama fayda etmedi.
↑↑↑47AI hope she gets well soon.Umarım çabuk iyileşir.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 31

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
3111AI have never seen your girlfriend.Kız arkadaşını hiç görmedim.
↑↑↑12AHow does she look like?Nasıl biri?
↑↑↑13BShe has brown eyes and a small face.Kahverengi gözleri ve küçük bir yüzü var.
↑↑↑14AShe must be very pretty.Çok güzel olmalı.
↑↑↑15BYes, she is.Evet, öyle.
↑↑↑16BShe is charming as well.Ayrıca çekici biri.
↑↑↑21AKim looks thinner than the last time I met her.Kim onu geçen sefer gördüğümden daha zayıf görünüyor.
↑↑↑22BYes. She is thin, but her body is strong.Evet, zayıf ama vücudu güçlü.
↑↑↑23ARight. Compared to me, she is very strong.Doğru. Bana göre çok güçlü.
↑↑↑24BI think she looks very young too.Ayrıca çok genç gösteriyor bence.
↑↑↑25AI want to be strong and young like Kim.Kim gibi güçlü ve genç olmak istiyorum.
↑↑↑26BI heard that she exercises every day at the park.Onun her gün parkta spor yaptığını duydum.
↑↑↑27AI should exercise every day like her.Ben de onun gibi her gün spor yapmalıyım.
↑↑↑28BDo you want to go and exercise together tomorrow?Yarın birlikte spor yapmak ister misin?
↑↑↑29AYes.Evet.
↑↑↑31AI don't like my hair color.Saçımın rengini beğenmiyorum.
↑↑↑32BWhy?Neden?
↑↑↑33AI think my hair color is darker than before.Bence saçımın rengi eskisinden daha koyu.
↑↑↑34AI want to have blonde and curly hair.Saçımın sarı renkli ve kıvırcık olmasını istiyorum.
↑↑↑35BBut I like your long brown straight hair.Ama ben senin kahverengi, uzun ve düz saçlarını beğeniyorum.
↑↑↑36BFor me, I prefer the way you look now.Ben senin bu halini tercih ederim.
↑↑↑37AYou are so sweet.Çok tatlısın.
↑↑↑41ADo you know that man's name?Şu adamın adını biliyor musun?
↑↑↑42BWhich man?Hangi adamın?
↑↑↑43BCan you describe his appearance?Dış görünüşünü tarif edebilir misin?
↑↑↑44AThat man who has dark skin and black curly hair.Esmer tenli ve siyah kıvırcık saçlı şu adam.
↑↑↑45BCan you describe him a little more?Onu biraz daha detaylı tarif eder misin?
↑↑↑46AHe is wearing a blue T-shirt and jeans.Üzerinde mavi tişört ve kot pantolon var.
↑↑↑47BAh, his name is Lee.Ah, adı Lee.
↑↑↑48BHe is very strong and smart.Çok güçlü ve akıllı biridir.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 32

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
3211AIt’s hot today.Bugün hava sıcak.
↑↑↑12BI think it will rain.Sanırım yağmur yağacak.
↑↑↑13AReally? But it is sunny now.Gerçekten mi? Ama şimdi hava güneşli.
↑↑↑14AI don’t think it will rain.Yağmur yağacağını sanmıyorum.
↑↑↑15BAnyway, take care.Neyse, kendine iyi bak.
↑↑↑16AThank you!Teşekkür ederim!
↑↑↑21AIt’s hot today, isn’t it?Bugün hava sıcak, değil mi?
↑↑↑22BYes, it is. It's windy too.Evet, öyle. Rüzgar da var.
↑↑↑23AIt’s getting cloudy, isn't it?Hava bulutlanıyor, değil mi?
↑↑↑24BYes, it is.Evet, öyle.
↑↑↑25BI think it’s going to rain soon.Sanırım birazdan yağmur yağacak.
↑↑↑26AWhat a miserable weather!Ne sıkıcı bir hava!
↑↑↑31AWhat do you think about the weather today?Sence hava nasıl bugün?
↑↑↑32BIt’s rather cloudy, and very hot.Oldukça bulutlu ve çok sıcak!
↑↑↑33AIt looks like it will rain, doesn't it?Yağmur yağacağa benziyor, değil mi?
↑↑↑34BI think it looks like a storm is coming.Bence fırtına çıkacağa benziyor.
↑↑↑35BI’m afraid it’s going to rain any time from now.Korkarım artık her an yağmur başlayabilir.
↑↑↑36AI should wear a raincoat before going out.Dışarı çıkarken yağmurluk giymeliyim.
↑↑↑41AWhat is the weather forecast today?Bugün hava tahmini nasıl?
↑↑↑42BIt's forecast to rain.Yağmur yağacağı tahmin ediliyor.
↑↑↑43BIt may rain heavily tonight.Bu gece şiddetli yağmur yağabilir.
↑↑↑44BIt may be foggy in the early morning.Sabahın erken saatlerinde sis olabilir.
↑↑↑45AWhat miserable weather!Ne sıkıcı bir hava!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 33

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
3311AHi, do you know where Kim is?Merhaba, Kim'in nerede olduğunu biliyor musunuz?
↑↑↑12BShe is at the hospital.Hastanede.
↑↑↑13AWhy is she at the hospital?Neden hastanede?
↑↑↑14BShe is going to see the doctor because she has a fever.Ateşi var, o nedenle doktora görünecek.
↑↑↑15BCan you go to visit her?Onu ziyarete gidebilir misiniz?
↑↑↑16ANo, I can't.Hayır, gidemem.
↑↑↑17BWhy?Neden?
↑↑↑18ABecause I have a lot of work left to finish.Çünkü bitirmem gereken çok fazla işim var.
↑↑↑21AIt is my boyfriend's birthday today.Bugün erkek arkadaşımın doğum günü.
↑↑↑22BWhat present will you give him?Ona ne hediye vereceksin?
↑↑↑23AI will buy a shirt for him.Ona bir gömlek alacağım.
↑↑↑24BWhat about his parents?Peki ya annesiyle babası?
↑↑↑25AHis father will buy a new pair of shoes for him.Babası ona yeni bir çift ayakkabı alacak.
↑↑↑26AHis mother will cook for him.Annesi ona yemek pişirecek.
↑↑↑27BIt sounds lovely.Çok hoş.
↑↑↑31AHi, where are you now?Selam, şimdi neredesin?
↑↑↑32BI am outside and going to the office now.Dışarıdayım ve ofise gidiyorum.
↑↑↑33BBut it is raining.Ama yağmur yağıyor.
↑↑↑34ADo you have an umbrella?Şemsiyen var mı?
↑↑↑35BNo, but I think the rain is going to stop soon.Hayır, ama sanırım yağmur birazdan duracak.
↑↑↑36BI will go back after the rain stops.Yağmur durduktan sonra geri döneceğim.
↑↑↑37ASee you soon.Görüşürüz.
↑↑↑38BSee you later.Sonra görüşürüz.
↑↑↑41ATomorrow is my mom's birthday.Yarın annemin doğum günü.
↑↑↑42BHave you already got a present?Bir hediye aldın mı?
↑↑↑43ANot yet. I want to buy something beautiful.Henüz almadım. Güzel bir şey almak istiyorum.
↑↑↑44BHow about a necklace?Kolyeye ne dersin?
↑↑↑45AThe necklace is so expensive that I cannot afford it.Kolye o kadar pahalı ki param yetmez.
↑↑↑46AI think I will buy a bouquet because my mom likes flowers.Sanırım bir buket çiçek alacağım. Annem çiçekleri sever.
↑↑↑47BThat's a good idea!İyi fikir!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 34

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
3411AHello, Tom!Merhaba, Tom!
↑↑↑12BHi, Mary!Selam, Mary!
↑↑↑13BHow have you been?Görüşmeyeli nasılsın?
↑↑↑14AI am doing well. Thank you!İyiyim. Teşekkür ederim!
↑↑↑15BThere is a newly opened coffee shop.Yeni bir kafe açıldı.
↑↑↑16BWould you like to try it?Denemek ister misin?
↑↑↑17AYes.Evet.
↑↑↑21AIt's about your invitation to dinner.Yemek davetinizle ilgili aradım.
↑↑↑22BYes. Can you go?Evet. Gidebilir misiniz?
↑↑↑23AYes. But I only have time next Friday.Evet. Ancak sadece gelecek Cuma günü müsaitim.
↑↑↑24BThat's fine.Tamam.
↑↑↑25BCan I pick you up from home?Sizi evden alabilir miyim?
↑↑↑26AYes.Evet.
↑↑↑27BThank you for giving me the chance.Bana bu şansı verdiğiniz için teşekkür ederim.
↑↑↑31AThank you for inviting me.Beni davet ettiğiniz için teşekkür ederim.
↑↑↑32ABut I cannot come.Ancak gelemem.
↑↑↑33BOh, that is unfortunate.Ah, üzücü.
↑↑↑34BMay I ask you why?Sebebini sorabilir miyim?
↑↑↑35AI am really busy this week.Bu hafta gerçekten yoğunum.
↑↑↑36BWhat about next time?Gelecek sefere ne dersiniz?
↑↑↑37AI am really not sure.Pek emin değilim.
↑↑↑41AThank you for picking me up!Beni aldığınız için teşekkür ederim!
↑↑↑42BThank you for accepting my invitation.Davetimi kabul ettiğiniz için teşekkür ederim.
↑↑↑43BYou look great in that dress.O elbise size çok yakışmış.
↑↑↑44BYou look very beautiful, like an angel.Bir melek kadar güzel görünüyorsunuz.
↑↑↑45AThank you very much!Çok teşekkür ederim!
↑↑↑46AYou are very charming!Çok çekicisiniz!
↑↑↑47BThank you very much!Çok teşekkür ederim!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 35

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
3511AThis is Kim speaking.Buyrun ben Kim.
↑↑↑12BHi, Kim! This is Tom.Selam Kim! Ben Tom.
↑↑↑13BI just want to tell you that I was very happy last night.Dün gece çok mutlu olduğumu sana söylemek istedim sadece.
↑↑↑14BYou make me very happy.Beni çok mutlu ediyorsun.
↑↑↑15AThank you.Teşekkür ederim.
↑↑↑16AYou are making me shy right now.Beni mahçup ediyorsun.
↑↑↑21AThank you so much for dinner.Akşam yemeği için çok teşekkür ederim.
↑↑↑22BYou're welcome!Rica ederim!
↑↑↑23BI like to be with you.Seninle beraber olmak hoşuma gidiyor.
↑↑↑24BI like you very much.Senden çok hoşlanıyorum.
↑↑↑25AWhy do you like me?Benden neden hoşlanıyorsun?
↑↑↑26BBecause every second I spend with you makes me very happy.Çünkü seninle geçirdiğim her saniye beni çok mutlu ediyor.
↑↑↑27AYou make me shy, you know?Beni mahçup ediyorsun, biliyor musun?
↑↑↑31ADo you know Tom and Kim?Tom ve Kim'i tanıyor musun?
↑↑↑32BYes, what's up?Evet, ne oldu?
↑↑↑33AI'm very impressed by them.Onlardan çok etkilendim.
↑↑↑34BWhy so?Neden etkilendin?
↑↑↑35AThey love each other so much.Birbirlerini çok seviyorlar.
↑↑↑36AAlthough they do not live together, they are honest with each other.Beraber yaşamamalarına rağmen birbirlerine karşı çok dürüstler.
↑↑↑37AI would like to marry a man who thinks like that.Böyle düşünen bir erkekle evlenmek isterim.
↑↑↑41AI feel so happy to have you in my life.Hayatımda olmandan çok mutluyum.
↑↑↑42BThank you, my darling.Teşekkür ederim, sevgilim.
↑↑↑43BI promise I will love you and take care of you forever.Sonsuza kadar seni seveceğime ve sana bakacağıma söz veriyorum.
↑↑↑44AI will always look after you and stay by your side.Her zaman sana sahip çıkacağım ve destek olacağım.
↑↑↑45AI hope we will be together forever.Umarım sonsuza kadar beraber olacağız.
↑↑↑46BOf course, we will.Elbette!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 36

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
3611ADo you know whose computer this is?Bu bilgisayar kimin biliyor musunuz?
↑↑↑12BI think it belongs to the girl that has blonde hair.Sanırım sarı saçlı kızın.
↑↑↑13AWhat about this one?Peki, ya bu?
↑↑↑14BIt is mine.O benim.
↑↑↑15ACan I use your computer for a moment, please?Bilgisayarınızı bir dakika kullanabilir miyim lütfen?
↑↑↑16BYes, sure!Evet, elbette!
↑↑↑17AThank you so much.Çok teşekkür ederim.
↑↑↑18BOnce you finish using the computer, please shut it down for me.İşiniz bittiğinde bilgisayarı benim için kapatabilir misiniz lütfen?
↑↑↑19ASure. Thanks again!Elbette. Tekrar teşekkürler!
↑↑↑21AHey, Tom!Selam Tom!
↑↑↑22ADid you check out my blog about yoga?Yoga ile ilgili bloguma göz attın mı?
↑↑↑23BWhich one?Hangisi?
↑↑↑24AThe one I tagged you in.Seni etiketlediğim blog.
↑↑↑25BOh, I did. It's awesome.Aa, evet gördüm. Muhteşem.
↑↑↑26AThere were a lot of people who commented.Pek çok kişi yorum yazdı.
↑↑↑27BWhy don't you write a blog about health also?Neden sağlıkla ilgili de bir blog yazmıyorsun?
↑↑↑28BI think you will be a famous blogger soon, for sure!Kesinlikle, yakında ünlü bir blogcu olacaksın!
↑↑↑31AHey, Lee!Selam Lee!
↑↑↑32AHow was the party last night?Dün geceki parti nasıldı?
↑↑↑33BIt was a great night. I met a cute girl there.Harika bir geceydi. Orada sevimli bir kızla tanıştım.
↑↑↑34ADid you send a friend request to her on Facebook?Ona Facebook'tan arkadaşlık isteği gönderdin mi?
↑↑↑35BYes, I did.Evet, gönderdim.
↑↑↑36ACan I see her profile picture?Kızın profil fotoğrafını görebilir miyim?
↑↑↑37BYes.Evet.
↑↑↑38BHere she is, the girl I have a crush on!İşte, abayı yaktığım kız bu!
↑↑↑39AShe is so sexy!Çok seksi!
↑↑↑41AHey, Tom!Selam, Tom!
↑↑↑42AKim called you but could not reach you.Kim, seni aradı ama ulaşamadı.
↑↑↑43BOh, I forgot to turn on my mobile phone.Ah, cep telefonumu açmayı unuttum.
↑↑↑44AShe also sent you a message on Facebook.Ayrıca Facebook'tan da mesaj gönderdi.
↑↑↑45ADid you read the message from Kim?Kim'in mesajını okudun mu?
↑↑↑46BNo, I'm very busy.Hayır, çok meşgulüm.
↑↑↑47BI have to finish my work before noon.Öğleden önce işlerimi bitirmeliyim.
↑↑↑48BI will send her a message when I finish my work.İşimi bitirdikten sonra ona mesaj göndereceğim.
↑↑↑49AOkay.Tamam.
↑↑↑410AKim is worried because she could not contact you.Kim, sana ulaşamadığı için endişeleniyor.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 37

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
3711AI have a crush on Tom.Ben Tom'a abayı yaktım.
↑↑↑12ADo you know the type of girl he likes?Ne tür kızlardan hoşlandığını biliyor musun?
↑↑↑13BHe said he liked a girl who has blonde, curly hair.Sarışın ve kıvırcık saçlı bir kızı beğendiğini söyledi.
↑↑↑14AOh, then maybe he will not like me.Ah, o zaman beni beğenmez.
↑↑↑15BI'm afraid so.Korkarım öyle.
↑↑↑16BBut don't worry!Ama endişelenme!
↑↑↑17BYou will find a perfect man for you one day.Bir gün kendine mükemmel bir erkek bulacaksın.
↑↑↑18AThank you! I hope so too.Teşekkür ederim! Umarım öyle olur.
↑↑↑21AShe just broke up with her boyfriend yesterday.Dün erkek arkadaşıyla ilişkisini bitirdi.
↑↑↑22BThat is sad news.Bu üzücü bir haber.
↑↑↑23AI just met them last week.Daha geçen hafta buluştuk.
↑↑↑24AThey looked so happy.Çok mutlu görünüyorlardı.
↑↑↑25BWhat happened?Ne oldu?
↑↑↑26AShe told me she saw him flirting with another girl at the party.Bana partide onu başka bir kızla flört ederken gördüğünü söyledi.
↑↑↑27BThat's really bad.Gerçekten çok kötü.
↑↑↑31AYesterday, Tim and I argued.Dün, Tim'le ben tartıştık.
↑↑↑32BWhat was it about?Konu neydi?
↑↑↑33AI told him to hold my hand.Elimi tutmasını söyledim.
↑↑↑34ABut he did not do that.Ama tutmadı.
↑↑↑35BWhy?Neden?
↑↑↑36AHe was shy.Utandı.
↑↑↑37BThat is so funny.Çok komik.
↑↑↑38ADo not laugh!Gülme!
↑↑↑41AHey, Lee!Selam, Lee!
↑↑↑42ADo you know the woman I talked to at the party last night?Dün gece partide sohbet ettiğim kadını tanıyor musun?
↑↑↑43BNo, but she looked very beautiful.Hayır, ama çok güzel görünüyordu.
↑↑↑44BWhy do you ask?Neden soruyorsun?
↑↑↑45AHer name is Mary.Adı Mary.
↑↑↑46ALast night, Mary asked me what your name is.Dün gece, Mary bana senin adını sordu.
↑↑↑47BDid you tell her?Söyledin mi?
↑↑↑48AYes, she asked me to give you her phone number.Evet, kendi telefon numarasını sana vermemi istedi.
↑↑↑49BCan you give it to me, please?Bana verebilir misin lütfen?
↑↑↑410AYes, this is her phone number.Evet, bu onun telefon numarası.
↑↑↑411BThank you!Teşekkür ederim!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 38

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
3811AThank you for inviting us for dinner.Bizi akşam yemeğine davet ettiğiniz için teşekkür ederiz.
↑↑↑12BYou are welcome.Rica ederim.
↑↑↑13AI like the steamed fish a lot.Balık buğulamasını çok sevdim.
↑↑↑14AHow did you cook it?Nasıl pişirdiniz?
↑↑↑15BI washed the fish first.Önce, balıkları yıkadım.
↑↑↑16BThen, I steamed the fish for about one hour.Ondan sonra, balıkları bir saat kadar buharda pişirdim.
↑↑↑17BFor the sauce, I put a little mint in it.Sosuna da biraz nane koydum.
↑↑↑18AThank you very much!Çok teşekkür ederim!
↑↑↑21AMom told me to tell you how to make a salad.Annem sana nasıl salata yapılacağını anlatmamı söyledi.
↑↑↑22BWhy? I can do it already.Neden? Ben zaten yapabiliyorum.
↑↑↑23AShe wants to make sure.Emin olmak istiyor.
↑↑↑24AFirst, wash all vegetables.İlk önce, tüm sebzeleri yıka.
↑↑↑25BThat is easy.O kolay.
↑↑↑26ADon't interrupt me, please.Sözümü kesme lütfen.
↑↑↑27AThen, chop all vegetables.Ondan sonra tüm sebzeleri doğra.
↑↑↑28BWhat about the sauce?Peki ya sosu?
↑↑↑29APut a little salt in.Biraz tuz ekle.
↑↑↑210AMix them well.İyice karıştır.
↑↑↑211BI can do it for sure!Kesinlikle yapabilirim!
↑↑↑31AThis is a chicken soup with vegetables.Bu, sebzeli tavuk çorbası.
↑↑↑32BWow! It looks very delicious.Vay! Çok lezzetli görünüyor.
↑↑↑33BHow did you cook it?Nasıl pişirdiniz?
↑↑↑34AThe ingredients are carrots, potato, tomato, and chicken.İçinde havuç, patates, domates ve tavuk var.
↑↑↑35AFirst, peel all the vegetables.İlk önce, tüm sebzeleri soyun.
↑↑↑36ANext, chop the carrots and potatoes.Sonra, havuçları ve patatesleri doğrayın.
↑↑↑37AThen cut the tomatoes.Ondan sonra, domatesleri kesin.
↑↑↑38BHow should I cut it?Onları nasıl kesmeliyim?
↑↑↑39ACut in half.İkiye bölün.
↑↑↑310AAfter that, put the chicken and vegetables in a pot.Ondan sonra tavuk ve sebzeleri bir tencereye koyun.
↑↑↑311AThen keep boiling until they are soft.Sonra, yumuşayana kadar kaynatmaya devam edin.
↑↑↑312BThank you very much!Çok teşekkür ederim!
↑↑↑41AWe bought many pizzas.Çok pizza aldık.
↑↑↑42AHow should we keep them?Onları nasıl saklamalıyız?
↑↑↑43BWe can put them in the fridge.Buzdolabına koyabiliriz.
↑↑↑44ABut they will be cold.Ama soğurlar.
↑↑↑45BWe can heat the pizza up before eating.Pizzayı yemeden önce ısıtabiliriz.
↑↑↑46AHow can we heat it up?Nasıl ısıtabiliriz?
↑↑↑47BWe can use the microwave.Mikrodalgaya koyabiliriz.
↑↑↑48AHow long should we warm it for?Ne kadar süreyle ısıtmalıyız?
↑↑↑49BAbout eight minutes.Yaklaşık sekiz dakika.
↑↑↑410AThank you!Teşekkür ederim!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 39

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
3911AHave you read this novel?Bu romanı okudun mu?
↑↑↑12BNo, I haven't read it.Hayır, okumadım.
↑↑↑13BWhat is it about?Konusu ne?
↑↑↑14AIt's about aliens.Uzaylılar hakkında.
↑↑↑15AAliens came to Earth to kill all humans.Uzaylılar bütün insanları öldürmek için Dünya'ya geldiler.
↑↑↑16AIt was very good!Çok güzeldi!
↑↑↑17BIt sounds like a murder novel.Cinayet romanına benziyor.
↑↑↑18AYes, it is a murder novel which the aliens are the killers.Evet, uzaylıların katil olduğu bir cinayet romanı.
↑↑↑21ACan you recommend a book for me, please?Bana bir kitap tavsiye edebilir misiniz?
↑↑↑22BYes, sure! What kind of books do you like?Evet, elbette! Ne tür kitaplardan hoşlanırsınız?
↑↑↑23AI am buying it for my boyfriend.Erkek arkadaşım için alıyorum.
↑↑↑24AHe told me that he likes horror novels.Korku romanlarından hoşlandığını söylemişti.
↑↑↑25BThis book is the best seller.Bu kitap çok satılıyor.
↑↑↑26BI think he will like it.Bence hoşuna gidecektir.
↑↑↑27AThank you very much!Çok teşekkür ederim!
↑↑↑28BYou are welcome!Rica ederim!
↑↑↑31AWhat did you do last night?Dün gece ne yaptın?
↑↑↑32BI watched a movie with my friends.Arkadaşlarımla film seyrettim.
↑↑↑33AHow was the movie?Film nasıldı?
↑↑↑34BMy friends thought it was boring but I found it very interesting.Arkadaşlarım sıkıcı olduğunu düşündü ama ben çok ilginç buldum.
↑↑↑35BWhat about you?Peki ya sen?
↑↑↑36AI watched news at home.Evde haberleri izledim.
↑↑↑37AIt was sad news.Üzücü bir haber vardı.
↑↑↑38BWhat was that news about?Haber ne hakkındaydı?
↑↑↑39AIt was about a dog that died after saving a girl's life.Bir kızın hayatını kurtardıktan sonra ölen bir köpek hakkındaydı.
↑↑↑310BOh, that's so sad.Ah, çok üzücü.
↑↑↑41AI am heartbroken.Kalbim kırıldı.
↑↑↑42BWhat happened?Ne oldu?
↑↑↑43AMy favorite singer sang a love song for his girlfriend.En çok beğendiğim şarkıcı kız arkadaşı için bir aşk şarkısı söyledi.
↑↑↑44BThat is lovely.Bu çok hoş bir şey.
↑↑↑45AHe expressed his love to her through music.Ona olan aşkını müzikle anlattı.
↑↑↑46BThat is very sweet.Çok tatlı.
↑↑↑47ADon't say that. I am very sad.Böyle söyleme. Ben çok üzgünüm.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 40

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
4011AToday, I would like to explain my new idea.Bugün yeni fikrimi açıklamak istiyorum.
↑↑↑12AThe idea about our new blog post.Fikir yeni blog yazımız ile ilgili.
↑↑↑13BCan you give me the details, please?Detayları bana anlatabilir misiniz lütfen?
↑↑↑14ASure, please wait a moment.Elbette, lütfen biraz bekleyin.
↑↑↑15ABy the way, are we all here?Bu arada, hepimiz burada mıyız?
↑↑↑16BNot yet. A new blogger will join us.Henüz değil. Yeni bir blogcu aramıza katılacak.
↑↑↑17BBut for now, can you explain your idea first, please?Ama bu arada fikrinizi açıklayabilir misiniz lütfen?
↑↑↑18AAll right, I will explain the details slowly.Pekala. Detayları yavaş yavaş açıklayacağım.
↑↑↑19BThank you very much!Çok teşekkür ederim!
↑↑↑110AYou're welcome.Rica ederim.
↑↑↑21AWhat time is it now?Şimdi saat kaç?
↑↑↑22BIt is almost 6 pm.Neredeyse akşam 6:00.
↑↑↑23BWe shall review the result again before sending it to our boss.Patronumuza göndermeden önce sonucu yeniden gözden geçireceğiz .
↑↑↑24AOh no! There is a problem with the internet.Ah, hayır! İnternet ile ilgili bir sorun var.
↑↑↑25AI am afraid we cannot send the results to our boss on time.Korkarım ki sonuçları patronumuza zamanında gönderemeyeceğiz.
↑↑↑26BThat is bad.Bu kötü oldu.
↑↑↑27AWhat should we do?Ne yapmalıyız?
↑↑↑28BWe have to tell him about the internet problem.İnternet ile ilgili sorunu ona anlatmalıyız.
↑↑↑29BWe should call him.Onu aramalıyız.
↑↑↑210AThat's a good idea.İyi bir fikir.
↑↑↑31AHere I am, boss.Geldim, patron.
↑↑↑32BDid we achieve our goals for this month?Bu ayki hedeflerimizi tutturduk mu?
↑↑↑33AI am not sure.Emin değilim.
↑↑↑34ABut I don't think we did.Ama sanırım tutturamadık.
↑↑↑35BOur team has to work harder than before.Ekibimiz eskisinden daha çok çalışmak zorunda.
↑↑↑36AYes, we will!Evet, çalışacağız.
↑↑↑37BWe will review our targets at the next meeting.Bir sonraki toplantımızda hedeflerimizi yeniden gözden geçireceğiz.
↑↑↑38AWhen is our next meeting?Bir sonraki toplantımız ne zaman?
↑↑↑39BIt's on Friday.Cuma günü.
↑↑↑41AHello, everyone!Herkese merhaba!
↑↑↑42ALet's start the meeting.Toplantıya başlayalım.
↑↑↑43BWhat should we talk about first?Önce hangi konuyu konuşalım?
↑↑↑44AThat is a good question.İyi bir soru.
↑↑↑45ADo you have any idea?Bir fikriniz var mı?
↑↑↑46BI think we should review the minutes from the last meeting first.Bence, ilk önce son toplantı tutanaklarını gözden geçirmeliyiz.
↑↑↑47BCan someone summarize the minutes, please?Biri tutanakları özetleyebilir mi lütfen?
↑↑↑48AI will do that.Ben özetlerim.
↑↑↑49BThank you very much.Çok teşekkür ederim.
↑↑↑410AIt is my pleasure!Benim için bir zevk!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 41

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
4111ADo you know that Tom was fired?Tom'un işten atıldığını biliyor musun?
↑↑↑12BWhat happened?Ne oldu?
↑↑↑13ADo you remember the story about my new idea?Yeni fikrimle ilgili hikayeyi hatırlıyor musun?
↑↑↑14BNo, I don't.Hayır, hatırlamıyorum.
↑↑↑15AHe stole my idea.Benim fikrimi çaldı.
↑↑↑16AMy manager found out.Müdürüm öğrendi.
↑↑↑17AHe was fired.İşten atıldı.
↑↑↑18BHe deserved it.Bunu hak etmiş.
↑↑↑21AOur boss wants us to work hard.Patronumuz çok çalışmamızı istiyor.
↑↑↑22AHe said not all targets were achieved.Bütün hedeflere ulaşılamadığını söyledi.
↑↑↑23BI don't agree with this.Buna katılmıyorum.
↑↑↑24BWe achieved all targets.Tüm hedeflere ulaştık.
↑↑↑25ACan I see the last year's data?Geçen yılın verilerini görebilir miyim?
↑↑↑26BHere it is.İşte burada.
↑↑↑27AYou are right.Haklısınız.
↑↑↑28AThis data should be reviewed again.Bu veriler yeniden gözden geçirilmeli.
↑↑↑29AI will present it to our boss tomorrow.Onu yarın patronumuza sunacağım.
↑↑↑210BThat sounds great!Harika!
↑↑↑31AGood morning!Günaydın!
↑↑↑32AMy name is Mary.Adım Mary.
↑↑↑33AI would like to apply for the job that was posted in the newspaper.Gazetede yayımlanan iş ilanına başvurmak istiyorum.
↑↑↑34BGood morning!Günaydın!
↑↑↑35BNice to meet you.Tanıştığıma memnun oldum!
↑↑↑36BMy name is Tom.Benim adım Tom.
↑↑↑37BPlease have a seat.Lütfen oturun.
↑↑↑38AThank you.Teşekkür ederim.
↑↑↑39AThis is my job application form.Bu benim iş başvuru formum.
↑↑↑310BI will give your application to our Human Resources.Başvurunuzu İnsan Kaynakları departmanımıza vereceğim.
↑↑↑311BNext week, the application form will be reviewed.Önümüzdeki hafta, başvuru formu onaylanacak.
↑↑↑312BAfter that, I will contact you for an interview.Ondan sonra, mülakat için sizinle iletişime geçeceğim.
↑↑↑313AThank you very much!Çok teşekkür ederim!
↑↑↑41AHave you gotten the result of your job application?İş başvurunun sonucunu aldın mı?
↑↑↑42BNo, Mom.Hayır anne.
↑↑↑43BI think the company will maybe contact me tomorrow.Sanırım şirket yarın benimle iletişime geçecek.
↑↑↑44AI hope so.Umarım öyle olur.
↑↑↑45AI heard that Mary got her result already.Mary'nin, sonucunu çoktan aldığını duydum.
↑↑↑46BDid she get the job?İşe alındı mı?
↑↑↑47AYes. She has been offered a full-time job.Evet. Tam-zamanlı bir iş teklifi aldı.
↑↑↑48AShe will quit her part-time job at the supermarket tomorrow.Yarın süpermarketteki yarı-zamanlı işini bırakacak.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 42

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
4211ALet's start the meeting.Toplantıya başlayalım.
↑↑↑12AToday we will talk about our yearly target.Bugün yıllık hedefimiz hakkında konuşacağız.
↑↑↑13AWho would like to speak about his target first?İlk önce kim kendi hedefi hakkında konuşmak ister?
↑↑↑14BLet me speak first, please!Önce ben konuşayım lütfen!
↑↑↑15ASure, you can speak first.Tabii. İlk konuşmayı siz yapabilirsiniz.
↑↑↑16BMy target is to analyze spending.Benim hedefim harcamaları analiz etmek.
↑↑↑17AHow do you do that?Bunu nasıl yapıyorsunuz?
↑↑↑18BI gathered all data about spending.Harcamalarla ilgli tüm verileri topladım.
↑↑↑19BAnd after that, I summarized it.Sonra bunları özetledim.
↑↑↑110AThat sounds great. Can I look at the report?Bu harika. Rapora bakabilir miyim?
↑↑↑111BSure. Here is my report.Elbette. İşte raporum.
↑↑↑21AMy manager did not approve the report I wrote.Müdürüm yazdığım raporu onaylamadı.
↑↑↑22BWhy didn't he?Neden onaylamadı?
↑↑↑23AHe said he preferred the report from Tom.Tom'un raporunu tercih ettiğini söyledi.
↑↑↑24BOK.Peki.
↑↑↑25AActually, it was my idea that Tom used in his report.Aslında, Tom raporunda benim fikrimi kullandı.
↑↑↑26BHe cheated then.Hile yaptı o zaman.
↑↑↑27AYes.Evet.
↑↑↑28BMaybe you should tell your manager.Belki bunu müdürünüze anlatmalısınız.
↑↑↑31AOur company is a lot bigger than before.Şirketimiz eskiye oranla daha büyük.
↑↑↑32BThat is true.Bu doğru.
↑↑↑33BThe year we hired our first employee was 2009.İlk çalışanımızı 2009'da işe aldık.
↑↑↑34BNow in 2017, we have more than 100 employees.Şimdi 2017 yılında, 100'den fazla çalışanımız var.
↑↑↑35ATime flies.Zaman uçup gidiyor.
↑↑↑36ANext month is December.Önümüzdeki ay Aralık.
↑↑↑37BDecember is the month when we need to pay a bonus to our employees.Aralık, çalışanlarımıza ikramiye ödememiz gereken aydır.
↑↑↑38BDo we already have the report of this year's profit?Bu yılın kârlılık raporu bize geldi mi?
↑↑↑39ANot yet, the report is being checked now.Henüz değil, rapor şimdi kontrol ediliyor.
↑↑↑310AWe should get the report tomorrow.Raporu yarın almalıyız.
↑↑↑41AWhat do you think about this applicant?Bu başvuru sahibi hakkında ne düşünüyorsunuz?
↑↑↑42BI think we should hire him.Bence onu işe almalıyız.
↑↑↑43AWhat is the reason why we should hire him?Neden onu işe almalıyız?
↑↑↑44BThe reason why we should hire him is he has a lot of experience.Birçok deneyimi olduğu için onu işe almalıyız.
↑↑↑45ACan you please give me some examples?Birkaç örnek verebilir misiniz lütfen?
↑↑↑46BFirst, he was a manager at his former company.Birincisi, bundan önce çalıştığı şirkette müdürmüş.
↑↑↑47BSecond, he made many projects successful.İkincisi, birçok projeyi başarıya ulaştırmış.
↑↑↑48BThird, he has been working for over ten years.Üçüncüsü, on yılı aşkın bir süredir çalışıyor.
↑↑↑49AAll right. I believe that we should hire him.Pekala. Onu işe almamız gerektiğine inanıyorum.
↑↑↑410BGreat!Harika!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 43

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
4311AHave you finished yesterday's homework?Dünkü ev ödevini bitirdin mi?
↑↑↑12BNo, not yet.Hayır, henüz değil.
↑↑↑13AThere is one question I could not answer.Cevaplayamadığım bir soru var.
↑↑↑14BWhich one?Hangisi?
↑↑↑15AThe first question: 'How big is the moon?'İlk soru: "Ay, ne kadar büyüktür?"
↑↑↑16BI think it's smaller than the Earth.Sanırım dünyadan daha küçük.
↑↑↑17AEveryone knows that.Bunu herkes bilir.
↑↑↑18BIt's smaller than the sun as well.Güneşten de daha küçük.
↑↑↑19AYou are joking, right?Şaka yapıyorsun, değil mi?
↑↑↑110BOk, actually I don't know.Tamam, aslında bilmiyorum.
↑↑↑111AGood, then let's do some research on the internet.Güzel, o zaman İnternette biraz araştırma yapalım.
↑↑↑21AI really like your garden.Bahçeni gerçekten çok beğeniyorum.
↑↑↑22AIt has many flowers.Birçok çiçek var.
↑↑↑23BThank you very much.Çok teşekkür ederim.
↑↑↑24BI planted many flowers because I like flowers very much.Birçok çiçek ektim çünkü çiçekleri çok seviyorum.
↑↑↑25BLook, these flowers are all roses.Bak, bu çiçeklerin hepsi gül.
↑↑↑26AThey look so beautiful.Çok güzel görünüyorlar.
↑↑↑27AIt looks like there are more white roses than red roses.Kırmızı gülden daha çok beyaz gül var gibi görünüyor.
↑↑↑28BThat is correct. White is my favorite color.Doğru. Beyaz benim en sevdiğim renktir.
↑↑↑31ADo you know the biggest animal in the world?Dünyadaki en büyük hayvanın hangisi olduğunu biliyor musun?
↑↑↑32BIt's the blue whale, I think.Mavi balina sanırım.
↑↑↑33AYes.Evet.
↑↑↑34BI've always wanted to see one in real life.Hep, gerçek hayatta bir tanesini görmek istedim.
↑↑↑35AThen you need to go to the Indian Ocean.O zaman Hint Okyanusu’na gitmelisin.
↑↑↑36BI hope this year, I can travel with my family to India.Umarım bu yıl, ailemle birlikte Hindistan'a seyahat edebilirim.
↑↑↑37BHow about your family? Where will you go this year?Peki ya senin ailen? Siz bu yıl nereye gideceksiniz?
↑↑↑38AOur family will go to the Sahara desert.Biz, ailecek Sahra çölüne gideceğiz
↑↑↑39BWow, that sounds fantastic.Vay, şahane.
↑↑↑310AI am very excited.Çok heyecanlıyım.
↑↑↑41AI look fresh after coming back from the holidays.Tatilden döndükten sonra zinde görünüyorum.
↑↑↑42BHow was your trip to the island in the south?Güneydeki adaya seyahatin nasıldı?
↑↑↑43AIt was amazing.Muhteşemdi.
↑↑↑44BHow is the island? Is it beautiful?Ada nasıl? Güzel mi?
↑↑↑45AThe island is very beautiful, but it's the most crowded island I've ever been to.Ada çok güzel ama bugüne kadar gittiğim en kalabalık adaydı.
↑↑↑46BIn this season I'd prefer to go to the jungle with waterfalls.Bu mevsimde içinde şelaleler olan bir ormana gitmeyi tercih ederim.
↑↑↑47BWaterfalls are most beautiful during summer.Şelalelerin en güzel olduğu zaman yaz aylarıdır.
↑↑↑48BYou can stay in the water for the whole day.Bütün günü suda geçirebilirsin.
↑↑↑49AYes, that's true.Evet, doğru.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 44

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
4411AHave you heard the news about the tsunami?Tsunami ile ilgili haberi duydun mu?
↑↑↑12BThe tsunami in Japan?Japonya'daki tsunami mi?
↑↑↑13ANo, the tsunami is in Germany.Hayır, Almanya'daki tsunami.
↑↑↑14ALuckily, nobody got hurt.Şans eseri kimseye bir şey olmadı.
↑↑↑15BDoes Germany have frequent tsunamis?Almanya'da sık sık tsunami oluyor mu?
↑↑↑16ANo. But it has frequent floods.Hayır. Ama sık sık sel oluyor.
↑↑↑17AEspecially, in the southern region of the country.Özellikle de ülkenin güney bölgesinde.
↑↑↑18BTsunamis and floods occur because humans have destroyed nature.Tsunamiler ve seller insanlar doğayı yok ettikleri için meydana geliyor.
↑↑↑19AI agree we need to preserve nature.Katılıyorum, doğayı korumamız gerekiyor.
↑↑↑21AThe north of China has frequent floods, hasn't it?Çin'in kuzeyinde sık sık seller meydana geliyor, değil mi?
↑↑↑22BYes, it has.Evet, öyle.
↑↑↑23ADo floods usually occur in the rainy season?Seller genellikle yağışın bol olduğu mevsimde mi meydana geliyor?
↑↑↑24BFloods usually occur in the rainy season and during summer.Seller genellikle yağışın bol olduğu mevsimde ve yaz aylarında meydana geliyor.
↑↑↑25BSometimes, there are mudslides also.Bazen çamur kayması da meydana geliyor.
↑↑↑26ADoes the flood do a lot of damage?Sel çok fazla hasara yol açıyor mu?
↑↑↑27BYes, the floods damage many things.Evet, seller pek çok şeye hasar veriyor.
↑↑↑28BSometimes it ruins many villages.Bazen birçok köyü harap ediyor.
↑↑↑31AIt looks like it is going to rainYağmur yağacağa benziyor.
↑↑↑32BReally? But I have to go out now.Gerçekten mi? Ama şimdi dışarı çıkmak zorundayım.
↑↑↑33BI have an appointment.Bir randevum var.
↑↑↑34AYou should not go out today.Bugün dışarı çıkmamalısın.
↑↑↑35AI watched the weather forecast on television.Televizyonda hava tahminini izledim.
↑↑↑36BWhat did the forecast say?Hava tahmini ne diyor?
↑↑↑37AThere is a hurricane in the south bay.Güney körfezinde kasırga var.
↑↑↑38AIt's forecast to rain very heavily.Yağmurun çok şiddetli yağacağı tahmin ediliyor
↑↑↑39AThe rain may cause a flash flood in the city.Yağmur şehirde ani bir sele sebep olabilir.
↑↑↑310BShould I cancel the appointment?Randevuyu iptal etmeli miyim?
↑↑↑311AYes. You should not go out.Evet. Dışarı çıkmamalısın.
↑↑↑41AHave you heard that there was a forest fire in Berlin last week?Geçen hafta Berlin'de meydana gelen orman yangınını duydun mu?
↑↑↑42AThe forest fire occurred at the village we visited last year.Orman yangını geçen yıl ziyaret ettiğimiz köyde meydana geldi.
↑↑↑43BWas the village damaged?Köy hasar gördü mü?
↑↑↑44AThe village was not heavily damaged, but the forest was.Köyde çok ağır bir hasar yok ama ormanda var.
↑↑↑45AForest fires destroyed the beautiful nature around the village.Orman yangınları köyün çevresindeki güzel doğayı yok etti.
↑↑↑46BThose animals in the forest might also be uprooted.Ormandaki hayvanlar da yerlerinden edilmiş olabilirler.
↑↑↑47AYes, it is a sad news.Evet, bu üzücü bir haber.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 45

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
4511AI like the sky in summer.Yazın gökyüzü hoşuma gider.
↑↑↑12BWhy?Neden?
↑↑↑13ABecause the sky is very blue.Çünkü gökyüzü masmavi.
↑↑↑14AToday the sky is very clear.Bugün gökyüzü çok açık.
↑↑↑15BThat is true.Doğru.
↑↑↑16ATonight, we will see many stars.Bu gece çok yıldızlı olacak.
↑↑↑17BShall we watch the stars together tonight?Bu gece yıldızları beraber seyredelim mi?
↑↑↑18BI will show you Saturn!Sana Satürn'ü göstereceğim!
↑↑↑19AThat sounds great.Bu harika.
↑↑↑110ABut how can we see Saturn from here?Ama Satürn'ü buradan nasıl görebiliriz?
↑↑↑111BI have a telescope. We will use it to watch the stars.Bende teleskop var. Yıldızları onunla seyredeceğiz.
↑↑↑112AI am very excited!Çok heyecanlıyım!
↑↑↑21ADo you believe that aliens exist?Uzaylıların var olduğuna inanıyor musun?
↑↑↑22BYes. I believe they do.Evet. Var olduklarına inanıyorum.
↑↑↑23AWhy do you believe in them?Neden onlara inanıyorsun?
↑↑↑24BBecause we cannot prove that they do not exist.Çünkü onların var olmadıklarını kanıtlayamayız.
↑↑↑25AThat is an interesting thought.Bu ilginç bir düşünce.
↑↑↑26BHow about you?Peki ya sen?
↑↑↑27AI do not believe in aliens.Ben uzaylılara inanmıyorum.
↑↑↑28AIf they do exist, why don't they come to Earth?Eğer uzaylılar varsa, neden Dünya'ya gelmiyorlar?
↑↑↑29BThink about it.Bir düşünsene.
↑↑↑210BIf they were in our world, we would be scared.Burada olsalar, korkardık.
↑↑↑211BAnd there could be war.Ve savaş çıkabilirdi.
↑↑↑31ADo you know how many planets are there in our Solar system?Güneş Sistemi’mizde kaç tane gezegen olduğunu biliyor musun?
↑↑↑32BSure, I know.Elbette biliyorum.
↑↑↑33BThere are eight planets in our Solar system.Güneş Sistemi’mizde sekiz gezegen var.
↑↑↑34AWhat is the biggest planet?En büyük gezegen hangisidir?
↑↑↑35BJupiter is the biggest one. It is much bigger than Earth.En büyük gezegen Jüpiter'dir. Dünya’dan çok daha büyüktür.
↑↑↑36AHow much bigger?Ne kadar büyük?
↑↑↑37BJupiter's diameter is 11.2 times larger than the Earth.Jüpiter'in çapı Dünya’nın çapının 11.2 katıdır.
↑↑↑38AIt is incredible!İnanılmaz!
↑↑↑41AI want to be an astronaut.Ben astronot olmak istiyorum.
↑↑↑42AI imagine flying a spaceship to the moon.Bir uzay gemisiyle aya gitmeyi hayal ediyorum.
↑↑↑43BI think being an astronaut is an interesting job.Bence astronotluk ilginç bir iş.
↑↑↑44BMaybe you can meet the aliens too!Belki uzaylılarla da karşılaşabilirsin!
↑↑↑45AYes, I hope so.Evet, umarım.
↑↑↑46BWhat will you say when you see an alien?Bir uzaylı gördüğünde ona ne söyleceksin?
↑↑↑47AI suppose I'd say "Are you hungry? Would you like some chocolate?"Sanırım, "Aç mısın? Biraz çikolata ister misin?” derim.
↑↑↑48BThat is funny!Çok komik!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 46

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
4611AI want to renovate the bedroom.Yatak odasını yenilemek istiyorum.
↑↑↑12AI will have our son paint the door.Oğlumuza kapıyı boyatacağım.
↑↑↑13BBut you just had him to paint that door last month.Ama daha geçen ay ona bu kapıyı boyattın.
↑↑↑14AIt was painted white.Beyaza boyanmıştı.
↑↑↑15AMy friend advised me to paint it yellow.Arkadaşım sarıya boyatmamı tavsiye etti.
↑↑↑16BWhy yellow?Neden sarı?
↑↑↑17ABecause it will match the color of the roof.Çatının rengiyle uyumlu olması için.
↑↑↑18BOh, I understand now!Ah, şimdi anladım.
↑↑↑21AWhat are you doing there?Orada ne yapıyorsun?
↑↑↑22BI'm fixing the sink.Lavaboyu tamir ediyorum.
↑↑↑23AMay I help you?Sana yardım edebilir miyim?
↑↑↑24BYes, thank you.Evet, teşekkür ederim.
↑↑↑25BCan you help me to move this stuff out?Bu şeyi çıkarmama yardım edebilir misin?
↑↑↑26AOkay.Tamam.
↑↑↑27AWhere should I put it?Onu nereye koymalıyım?
↑↑↑28BPlease put it in the red closet in the storage room.Depodaki kırmızı dolaba koy lütfen.
↑↑↑29BCan you also help me to clean the kitchen?Mutfağı temizlememe de yardım edebilir misin?
↑↑↑210ASure.Elbette.
↑↑↑211BThank you so much.Çok teşekkür ederim.
↑↑↑212BYou are so kind.Çok naziksin.
↑↑↑31AI want to decorate our living room.Oturma odamızı dekore etmek istiyorum.
↑↑↑32BOk, what do you want to do?Tamam. Ne yapmak istiyorsun?
↑↑↑33AI want to change the curtains.Perdeleri değiştirmek istiyorum.
↑↑↑34BAre we allowed to change the curtains in the living room?Oturma odasındaki perdeleri değiştirmemize izin veriliyor mu?
↑↑↑35AI don't know.Bilmiyorum.
↑↑↑36BThen we have to ask the landlord.O zaman ev sahibine sormak zorundayız.
↑↑↑37BPlease remind me to call the landlord.Ev sahibini aramayı bana hatırlat lütfen.
↑↑↑38AI will.Hatırlatacağım.
↑↑↑41ACan you help me put the books on the bookshelf?Kitapları kitaplığa yerleştirmeme yardım edebilir misin?
↑↑↑42BSure, but let me finish cleaning the windows first.Tabii, ama önce pencereyi temizlemeyi bitirmeme izin ver.
↑↑↑43AYes, sure. Do you need any help with that?Evet, elbette. O konuda yardıma ihitiyacın var mı?
↑↑↑44BOh, really.Ah, gerçekten mi?
↑↑↑45BThen, can you come over here?O zaman, buraya gelebilir misin?
↑↑↑46AOk, sure.Tamam, elbette.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 47

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
4711ALast night, a thief broke into my house while I was sleeping.Dün gece ben uyurken evime hırsız girdi.
↑↑↑12BOh no, did he take anything?Ah, hayır, bir şey aldı mı?
↑↑↑13ANo, I heard the noises when he was searching for the safe.Hayır, kasayı ararken çıkardığı gürültüleri duydum.
↑↑↑14ASo I called the police.Onun üzerine polisi aradım.
↑↑↑15BWhen did the police come?Polis ne zaman geldi?
↑↑↑16AThey came immediately.Hemen geldiler.
↑↑↑17AI think he was scared. So he escaped.Bence korktu. Bu yüzden kaçtı.
↑↑↑18BIt's so dangerous. Please be careful!Çok tehlikeli. Lütfen dikkatli ol!
↑↑↑21AI heard there was a crime near our home.Evimizin yakınlarında suç işlendiğini duydum.
↑↑↑22BReally? Do you know what happened?Gerçekten mi? Ne olduğunu biliyor musun?
↑↑↑23AA thief broke into the house and stole some money.Bir eve hırsız girmiş ve biraz para çalmış.
↑↑↑24BHave the police caught the thief?Polis, hırsızı yakalamış mı?
↑↑↑25AYes.Evet.
↑↑↑26AI'm so scared.Çok korkuyorum.
↑↑↑27BDon't be scared. We only need to be careful.Korkma. Sadece dikkatli olmalıyız.
↑↑↑28AThank you. I'll always keep that in mind.Teşekkür ederim. Bunu hep aklımda tutacağım.
↑↑↑31ADid you read today's newspaper?Bugünkü gazeteyi okudun mu?
↑↑↑32BNo, what was in it?Hayır, ne yazıyor?
↑↑↑33AThere was the criminal case we were talking about yesterday.Dün konuştuğumuz ceza davasını yazıyor.
↑↑↑34AThey said a witness came to court to give testimony.Bir tanığın ifade vermek için mahkemeye gittiğini anlatıyorlar.
↑↑↑35BDid the suspect confess?Şüpheli, itirafta bulunmuş mu?
↑↑↑36AThe suspect denied committing the crime.Şüpheli, suç işlediğini reddetmiş.
↑↑↑37AThe lawyer of the suspect could prove that the suspect is innocent.Avukatı, şüphelinin masum olduğunu ispat edebilirdi.
↑↑↑38BThe story was very interesting.Çok ilginç bir hikayeydi.
↑↑↑41AI was at the court today.Bugün mahkemedeydim.
↑↑↑42AIt's about the case with the robber that we talked about yesterday.Dün bahsettiğim soyguncu hakkındaki dava ile ilgili olarak.
↑↑↑43BHow did it go?Nasıl gitti?
↑↑↑44AThe suspect denied committing the crime.Şüpheli, suçu işlediğini reddetti.
↑↑↑45BBut I heard the police caught him when he was searching for the money.Ama duyduğuma göre soyguncu, parayı ararken polis onu yakalamış.
↑↑↑46AYes, however, after he talked to his lawyer, he denied it.Evet, ancak, avukatıyla görüştükten sonra bunu reddetti.
↑↑↑47BNow it's complicated.Şimdi durum karmaşık.
↑↑↑48BI hope the judge will find him guilty in this case.Umarım hakim bu davada onu suçlu bulur.
↑↑↑49AMe too.Ben de.
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 48

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
4811ADo you know the symptoms of diarrhea?İshalin belirtilerinin neler olduğunu biliyor musun?
↑↑↑12BIf you have diarrhea, the symptoms are loose bowel movements, fever and dehydration.İshal olduysan, sık sık tuvalete çıkma isteği, ateş ve susuzluk hissedersin.
↑↑↑13AI think my sister has got it.Sanırım kız kardeşim ishal oldu.
↑↑↑14BYou should take her to the hospital for a checkup.Onu sağlık kontrolü için hastaneye götürmelisin.
↑↑↑15AYes, I will take her there now.Evet, onu şimdi oraya götüreceğim.
↑↑↑16BTell her to be careful with the food.Ona, yediklerine dikkat etmesini söyle.
↑↑↑17BIf she eats something dirty, it will get worse.Temiz olmayan bir şey yerse, durumu daha da kötüleşir.
↑↑↑18AOk, thank you.Tamam, teşekkür ederim.
↑↑↑21AI want to be in good shape this summer.Bu yaz formda olmak istiyorum.
↑↑↑22BIf you go to the gym more often, you will be in good shape.Spor salonuna daha sık gidersen formda olursun.
↑↑↑23BAlso, if you wake up early and do some exercises, it will help you to look fresh.Ayrıca, erken kalkıp biraz spor yapmak, zinde görünmene yardımcı olur.
↑↑↑24AThat's a good idea.İyi fikir.
↑↑↑25AI need to get stronger as well.Benim de daha çok güçlenmem gerek.
↑↑↑26BYes. You should eat healthy.Evet. Sağlıklı beslenmelisin.
↑↑↑27BAnd try not to sleep late.Ve geç yatmamaya çalışmalısın.
↑↑↑28AI will try my best.Elimden geleni yapmaya çalışacağım.
↑↑↑29BGood luck.İyi şanslar.
↑↑↑31AYesterday, I worked until midnight.Dün, gece yarısına kadar çalıştım.
↑↑↑32BThat is too late.Çok geç.
↑↑↑33AI have back pain now.Şimdi sırtım ağrıyor.
↑↑↑34BIf you had not worked too long, you would not have a back pain now.Çok uzun saatler çalışmasaydın şimdi sırtın ağrımazdı.
↑↑↑35AI know.Biliyorum.
↑↑↑36ABut I need to finish my work.Ama işimi bitirmem gerek.
↑↑↑37BI understand. But you should take care of your health.Anlıyorum. Ama sağlığına dikat etmelisin.
↑↑↑38BYou should eat healthily.Sağlıklı beslenmelisin.
↑↑↑39BAnd try not to sleep late.Ve geç yatmamaya çalışmalısın.
↑↑↑41AGood morning, do you feel better today?Günaydın, bugün kendinizi daha iyi hissediyor musunuz?
↑↑↑42BYes. I feel much better.Evet, çok daha iyi hissediyorum.
↑↑↑43BIf I hadn't taken pain killers, I would have felt so much pain.Ağrı kesicileri almamış olsaydım, çok ağrı hissederdim.
↑↑↑44AWhen is your operation?Ne zaman ameliyat olacaksınız?
↑↑↑45BIt's next week.Önümüzdeki hafta.
↑↑↑46BAfter that, I have to get treatment in hospital for another month.Sonrasında bir ay daha hastanede tedavi olacağım.
↑↑↑47AI hope you will recover quickly.Umarım çabucak iyileşirsiniz.
↑↑↑48BThank you very much!Çok teşekkür ederim!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 49

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
4911ADo you have plans for tomorrow?Yarın için bir planın var mı?
↑↑↑12BI am not sure yet.Henüz emin değilim.
↑↑↑13ATom will host a birthday party at his house.Tom, evinde doğum günü partisi verecek.
↑↑↑14AWould you like to join in?Katılmak ister misin?
↑↑↑15BYes, I would love that.Evet, çok isterim.
↑↑↑16BI also want to make a cake and write wishes for him.Ayrıca ona bir pasta yapmak ve üzerine dilekler yazmak istiyorum.
↑↑↑17ACan I help you to make the cake?Pastayı yapmana yardım edebilir miyim?
↑↑↑18BOf course, you can.Kesinlikle edebilirsin.
↑↑↑19AMay I ask, what will you write?Ne yazacağını sorabilir miyim?
↑↑↑110BI will write "I wish you a happy birthday."."Doğum günün kutlu olsun" yazacağım.
↑↑↑111AAll right, I will come and see you now.Pekala, şimdi seni görmeye geliyorum.
↑↑↑112BSee you soon.Birazdan görüşürüz.
↑↑↑21ADo you want to go out tonight?Bu gece dışarı çıkmak ister misin?
↑↑↑22BI would love to, but I'm sorry I can't.Çok isterdim ama çıkamam, üzgünüm.
↑↑↑23BI need to prepare for an interview tomorrow.Yarınki görüşme için hazırlanmam gerekli.
↑↑↑24AAre you looking for a job?İş mi arıyorsun?
↑↑↑25BNo, it is for my scholarship.Hayır, bursum için.
↑↑↑26AI hope you will get the scholarship.Umarım bursu alırsın.
↑↑↑27BThank you. I hope so too.Teşekkür ederim. Ben de öyle umuyorum.
↑↑↑31AI had great news today.Bugün harika bir haberim var.
↑↑↑32BWhat's that?Nedir?
↑↑↑33AThere is a training course to be a manager next week.Gelecek hafta müdürlük eğitimi var.
↑↑↑34AAnd my boss will send me to participate in that training.Ve patronum, o eğitime katılmak için beni gönderecek.
↑↑↑35BWow, that's great.Vay, harika.
↑↑↑36AYes. I hope I will get a promotion.Evet, terfi etmeyi umuyorum.
↑↑↑37BWe should celebrate then.O zaman bunu kutlamalıyız.
↑↑↑38ASure!Elbette!
↑↑↑41AMy parents have been married for over 30 years already.Annem ve babam 30 yılı aşkın bir süredir evliler.
↑↑↑42BWow. That is a very long time.Vay. Bu çok uzun bir zaman.
↑↑↑43AThey will celebrate their wedding anniversary this summer.Bu yaz evlilik yıl dönümlerini kutlayacaklar.
↑↑↑44AThis is your invitation. You must come!Artık sen de davetlisin. Gelmelisin!
↑↑↑45BDefinitely. I look forward to it.Kesinlikle. Sabırsızlıkla bekliyorum.
↑↑↑46BWill your mom bake the cake by herself?Annen pastayı kendisi mi yapacak?
↑↑↑47AOf course. My mom bakes the most delicious cakes!Kesinlikle. Annem en lezzetli pastaları yapar!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase


Turkish - Lesson: 50

LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase
5011AHi, Tom. How are you?Selam Tom. Nasılsın?
↑↑↑12BI'm very good. Thank you.Çok iyiyim. Teşekkür ederim.
↑↑↑13AI heard you visited your family in your hometown last week.Geçen hafta memleketine gidip aileni ziyaret ettiğini duydum.
↑↑↑14ADid you go alone?Yalnız mı gittin?
↑↑↑15BYes. I wish my sister could have gone back with me, but she was busy.Evet. Keşke kız kardeşim de benimle gelebilseydi, ama meşguldü.
↑↑↑16AHow was it then?Nasıl geçti?
↑↑↑17BIt was a bit boring.Biraz sıkıcıydı.
↑↑↑18AWhy?Neden?
↑↑↑19BIt rained all day.Bütün gün yağmur yağdı.
↑↑↑110BI wish it had stopped raining and there was more sunshine.Keşke yağmur dursaydı ve hava biraz daha güneşli olsaydı.
↑↑↑111AThat's too bad.Çok kötü.
↑↑↑112AIf there was no rain, you would have been able to travel with your family.Hava yağmurlu olmasaydı ailenle birlikte gezebilirdin.
↑↑↑113BI think I will go there again and hope that there will be no rain.Sanırım tekrar gideceğim ve umarım bu sefer hava yağmurlu olmayacak.
↑↑↑114AI hope so too.Ben de öyle umarım.
↑↑↑21AHi, how are you?Selam, nasılsın?
↑↑↑22BI'm pretty good. I still feel a bit sad about the lottery.Oldukça iyiyim. Hâlâ loto konusunda biraz üzgünüm.
↑↑↑23AWhat happened?Ne oldu?
↑↑↑24BI lost the ticket, and it was the winning number.Biletimi kaybettim ve büyük ikramiye benim biletime çıktı.
↑↑↑25AOh, I'm sorry to hear that.Ah, bunu duyduğuma üzüldüm.
↑↑↑26AIf I were you, I would be really angry about it.Senin yerinde olsaydım, bu duruma çok kızardım.
↑↑↑27BIf I had been more careful, it would not have happened.Daha dikkatli olsaydım, böyle olmazdı.
↑↑↑28AIt is ok. That's life.Olsun. Hayat bu.
↑↑↑31AThe teacher just told me that we have a Spanish language test in two days.Öğretmen biraz önce bana, iki gün sonra İspanyolca sınavımız olduğunu söyledi.
↑↑↑32BOh, no! I'm not ready yet.Ah, hayır! Ben henüz hazır değilim.
↑↑↑33AYou still have 48 hours.Hâlâ 48 saatin var.
↑↑↑34BYes, that's true.Evet, doğru.
↑↑↑35BBut Spanish is very difficult.Ama İspanyolca çok zor.
↑↑↑36BI wish that I had paid more attention in class.Keşke dersi daha dikkatli dinleseydim.
↑↑↑37AYou should have, but for now, just try your best.Öyle yapman gerekirdi ama şimdilik, elinden gelenin en iyisini yapmaya çalış.
↑↑↑38AGood luck!İyi şanslar!
↑↑↑39BThank you.Teşekkür ederim.
↑↑↑41AHow was your language exam?Dil sınavın nasıl geçti?
↑↑↑42BIt was good.İyi geçti.
↑↑↑43AI knew the exam would be easier for you.Sınavın senin için daha kolay olacağını biliyordum.
↑↑↑44AYou studied very hard.Çok çalıştın.
↑↑↑45BThank you. If I haven't had your help, I could not have done it.Teşekkür ederim. Senin yardımın olmasaydı, yapamazdım.
↑↑↑46AWe are friends. I am glad to help you.Biz arkadaşız. Sana yardım etmekten memnunum.
↑↑↑47AAfter the course what will you be doing?Kurs bittikten sonra ne yapacaksın?
↑↑↑48BI will go back to my home country.Ülkeme geri döneceğim.
↑↑↑49BThough, I wish to stay here longer.Aslında, burada daha uzun kalmayı isterdim.
↑↑↑410AI wish you good luck!Sana iyi şanslar dilerim!
↑↑↑411BHow about you? What will you be doing?Peki ya sen? Sen ne yapacaksın?
↑↑↑412AI will take another language course.Ben, başka bir dil kursuna devam edeceğim.
↑↑↑413BI wish you success in your study.Çalışmalarında başarılar dilerim.
↑↑↑414AThank you very much!Çok teşekkür ederim!
LessonDialogueIDSpeakerEnglishPhrase




Note last updated Reading List for this Topic Parent Topic
01/07/2024 21:44:38 None available Languages: Dialogue (Latin Scripts)




Summary of Notes Citing This Note

Brief Thoughts on Language & Languages Languages: Dialogue (Latin Scripts)      

To access information, click on one of the links in the table above.




Authors, Books & Papers Citing this Note

Author Title Medium Extra Links Read?
Todman (Theo) Brief Thoughts on Language & Languages Paper Medium Quality Abstract   Yes



Text Colour Conventions

  1. Blue: Text by me; © Theo Todman, 2025




© Theo Todman, June 2007 - May 2025.Please address any comments on this page to theo@theotodman.com.File output:
Website Maintenance Dashboard
Return to Top of this PageReturn to Theo Todman's Philosophy PageReturn to Theo Todman's Home Page